Dedelerden Gelen Toplu Yanıtlar, 1998 (16. Bölüm)
DEDELERİN ALEVİLİKLE İLGİLİ SORULARIMIZA VERDİKLERİ YANITLAR 16. BÖLÜM
(Ayhan AYDIN’ın hazırladığı sorulara 16/18 EKİM 1998 CEM VAKFI ANADOLU İNANÇ ÖNDERLERİ BİRİNCİ TOPLANTISI Öncesi Ve Sonrası Dedelerin Toplu Cevaplarıdır)
Aşağıda, Alevi Dedelerine yönelttiğimiz sorulara karşılık onların verdikleri yanıtlar hiçbir müdahale olmadan olduğu gibi verilmiştir.
DERLEYEN: AYHAN AYDIN, 1998
OCAKLAR
DEDELERE GÖRE OCAKLAR
Ocak evladı Resulün sülbünden olup, imamların neslinden gelip, pirlik, rehberlik ve mürşidlik görevini ifa edenlere ocakzade derler. (İsmail Türker (İs. Tü.))
Bağlı olduğu soy seceresi. (Kazım Bayram (Ka. Ba.))
Ermiş kimselerin yani dedelerin ocağı Baba Mansur, Kureyşan ve Derviş Cemal Ocağı gibi ocaklar. (Halil Buğa (Ha.Bu.))
Ehlibeyt soyundan geldiğine inanılır.(Hasan Dedeoğlu (Ha. De))
Alevî inancına göre ocak dediğimiz zaman Baba Mansur Ocağı, Kureyşen ocağı, Hıdır Abdal ocağı vb. ocaklar aklımıza gelir. Bu ocakların soyu 12 imamlara dayanır. Ancak her biri bir bölgeye giderek ya da gönderilerek oralara yerleşmişlerdir. Yerleştikleri köy, kasaba, ölçe veya şehirde tuttukları mekana ocak denir. Örneğin; Hıdır Sultan Ocağına gittim. Vb deyimlerden tuttukları mekan ocak dedikleri anlaşılmaktadır. (Hasan Müldür(Ha. Mü)) (Ali Asker Müldür(A. As. Mü))
Dedelerin mekanların ocak denir. (Hasan Yasevioğlu(Ha. Ya))
Bağlı bulunduğum seyit mahmuda harran (Haydar Aslan(Ha. As))
Imamlık on iki imam mehtiyle sona erdi ancak on iki imam soyu ve yol geleneği siyetilk adı altında imama olmayan ehlibet evlatlarından yürürü onlarda bir çok kollara ayrıldı. Anadoludaki dedelik kurumuda bu kollardan birine bağlı olarak yaşadı ve ocak adlarını aldı. (Haydar Demirayak(Ha. De))
Ocak bir dede soyuun dağıldığı ev, mekan ve başı olan ulu zatın adı ile anılır. (Hasan Şanlı(Ha. Şa))
Horasan erenlerin ve onların ünlü çağdaşlarının Anadoluya geldikleri zaman yerleşik düzene geçtikleri yerde ve zamanda kendilerine yaptıkları evi, eski geleneklere dayanılarak, olmuş ve olmamış kerametleri söylenceler haline ve inanç haline getirerek evlatları tarafından onların evlerine Ocak adı verilmiş kutsallaştırılmıştır. Bunlardan başka ocakların bir kurucusu yoktur.(Hıdır Yıldırım(Hı. Yı))
Alevîliği temsil eden ocaklar; ehlibeyt evlatlarının gittitleri bölgelerde kurdukları ev’dir. Kendi mürşidi yani talibi o evi kutsal görmüş ve niyazının kurbanın pirinin dergâhına getirmiş o onun için o onun için Kâbedir bu kavrama ocak demişler. (Hüseyin Kaplan(Hü. Ka))
Hacı Bektaşi Veli Hazretlerinin irşat için gönderdiği dedelere ocakzade denir. (Hüseyin Er(Hü. Er))
Atamız, ceddimiz, soyumuzdur. Diğer bir anmalarda geldiğimiz yerdir, bağlı bulunduğumuz yerdir. Bir mekan. Halen bağlı bulunduğumuz yerdir. Süre gelen bir nesildir. (Hüseyin Kırca(Hü. Kı))
Alevîlik Muhammed Ali’ye bağlı Ehlibeyit sevgisiyle dolu kişilerdir. Hacı Bektaşi Veli’nin Horasandan Urum eline gelmesi Dergâhında ilim irfan öğretip nasıplarını verip yurdun dört bir yanına dağıtmasıyla başlamıştır. (Hüseyin Özgeoğlu(Hü. Öz))
Ocak dedenin sülalesinin takip eden sülaleden birbirine kalan dedelikten bir kavramdır. (Hüseyin Şahin(Hü. Şa))
Alevî dini bilgilerin verildiği ve Nefsine hakim olma yerine denir. (İbrahim Doğan(İb. Do)
Dedenin soyundan ileri gelen bir zatın adı anlamındadır. (Seyyid Garip Musa Sultan Ocağı gibi) (İsmail Eker(İs. Ek))
Ocak soyu ehlibeyte ulaşması gerek ehlibeyte dayanmayan ocak, ocak olamaz. (İsmail Özcan(İs. Öz))
Soy (Kazım Kızılgöz(Ka. Kı))
Alevîlikte ocakzade dedeler 12 posttan birine sahiptirler. Bizim sülale 9’uncu post sahibi kahveci postu şahışazıle ocaktan oluyor. Ocakzade dedelerin soyu ehlibeyte dayanıyor. Bizim soyumuz Musayı Kazımdan İmam Hasana çıkıyor. Horasan Piri isbatı elimizde fermanlar var. Hacı Bektaşı Veliden önce Anadolu yine tarikat icra olurdu. Ocakzade dedeler yine vardır, yalnız Hacı Bektaştan sonra daha da kurumlaştı. Esasa bağlandı. Şimdi incelenirse bugün halen Hacı Bektaşı tekkesinde 12 post sahibi ocakzade dedelerin postları mevcuttur. 10’uncu ve 11’inci yüzyıla dayanıyor. 12 posttan birine sahip olamayan ocakzade olamıyor. Ama dede olabilir. Tabiki dedelikle ocakzade arasındaki fark manevi anlam taşıyor. Ocakzade dedelerle diğer dedelerin ayıran konu post sahibi olmaktan ileri geliyor. (Mahmut Gökçe(Ma. Gö))
Ocak her ehlibeyite bağlı olan dede evidir. (Mehmet Başpınar(Me. Ba))
İran ve Horasan mülkünden Anadoluya gelen 12 İmamlar neslinden olan seyyid, halife, derviş veya şeyhler konakladıkları yörelerde bulunan toplum insanları ehlibeyit sevgisi ve temizliğine onların inançlarına bağlamayı görev bilerek islah ettiği yörelerde ev kurup orada yerleşmesi sonucunda gelen halife adı, sanı, şöhreti çevreye yayılıyor. Adı ne ise o şöhret alıyor. Misal: Baba Mansur ocağı, Hıdır Abdal ocağı, Aliseydi ocağı gibi ismiler altında ocaklar ortaya çıkıyor. Herhangi bir yörede hangi halife islah ediyorsa onun adı ile isimlendiriliyor. Ocak pişirme anlamına gelir. Dedelerinde ilimde zengin olanalr taliplerini de pişirir ve olgunlaştırırlar. (Mehmet Çelik(Me. Çe))
Sözlük anlamına göre ocak, birçok anlamlarda kullanılır. Fakat bizim kullandığımız manada ocak, “kutsallığı olan” bir “ev-aile” nin soyu manasını taşır.Fethi Erdoğan (Fe-Er)
Bağlı bulunduğu soy.Hünkar hacı Bektaşı veli zamanında herkesin bir yöreye bakması ocakların mutlaka bir kurucusu vardır.Abdullah Tayyaroğulları(Ab-Ta)
Alevilikte dedelerin sahip oldukları evleri (dergahları) dır. Bu dedeler evladı Resul ise onların evleridir.Ahmet Karanfil(Ah-Ka)
Bir soyun devamını ocak gösterir.Ahmet Turgut(Ah-Tu)
Ocakları şöyle yorumlıya bilirim. Ocakların temeli çok eskiye dayanıyor. Çünkü ocak değirtirmeniz hiçbir zaman mümkün değil.
Ocakların mutlaka kurucusu vardır. ocak sizin bir adresiniz oluyor. Ocakların ortaya çıktığı zamanı bilemiyorum. Herhalde bir seyit ali sultan ocağı herhalde bektaş velinin ölümünden sonra daha çok ocaklar olduğunu sanıyorum.Ali Osman Bozdemir(Al-Bo)
Ehl-i Beyt soyundan gelen kişilere ocak denir.Bertal Yıldırım(Be-Yı)
Bil ve yol ocakları. Yol ve hizmet ocakları günümüzde mevcut bulunmaktadır.Celal Kami(Ce-Ka)
Ehl-i Beyt neslinden gelenlere ocak denir. Ocakların kurucusu,zeynel abidindir. Zeynal abidinden sonra 12 imamlardır.Celal Özkan(Ce-Öz)
Ocağı tüttürmek, aleviliği sürdürmektir. Hz.Muhammed ve Hz.Ali zamanında Hz.Muhammed, Hz.Ali kurmuştur. Muhammed soyundan gelen temiz bir soy. Celal Yüksel(Ce-Yü)
Ocaklar, Hz.Ali ile Hz.Fatimanın soyundan gelen ehil ve kamil dedelerin soy grubunun hepsidir. Ocaklar anadoluda müslümanlık başladığı zaman horasandan gelen erenler ile rum erenlerin mekanı olarak 13-14 yydan günümüze kadar gelmiştir. Ocakların kurucusu kendi cet ve atalarıyla anılır. Seyitlerin çoğu zaten Hz.Muhammed den günümüze kadar insanlığa hizmet vermişlerdir.Cemal Güler(Ce-Gü)
Dedelerdir. H.bektaş zamanında hacı bektaş Veli kurmuştur. Önemi vardır.Cemal Mutluer(Ce-Mu)
Ocak evliye sayıbı olmak demektir. Hacı Bektaş veli ve sorrası da olmuştur. Yanı o dönemlerde herşeyden insanlara inançlara yardımcı olmuştur. Her çağın bir kurucusu vardır.Cemal Sevin(Ce-Se)
Alevilik bir yaşam biçimidir. Gelenek ve görenek örf ve adettir. Örf ve adet bu yaşam biçiminin ehlinde üzerine ikrar verilmiş hizmetde kusur etmemiş Hacı Bektaş tarikadın da hizmet almış pay verilmiş kişilerdir. Ocaklar Hacı Bektaşi veli horasandan rum diyarına geldikten suluca koru hüyüğe yerleştikten sonra kurduğu dergaha hizmet almış bu hizmeti noksansız yapanlara ve böylece ocaklar zuhur etmiş olarak biliyorum. Çelebi Eken(Çe-Ek)
Bölgesel hizmet yürüten kurumlardır. Kurucusu Hacı Bektaş i velidir. Anlamı temsildir. Divane Ay(Di-Ay)
Alevilikte temel inanç olan ocaklar; Hz.Ali ve Ehl-i Beyt, 12 imam soyundan gelenler ve Hacı Bektaşı velinin yanında eğitim görüp, erişen kişilerin evlatlarından gelir. Ocaklar; Hz.Peygamber in kırklara gidip döndüğü zaman cemin kuruluşunda Hz.Ali den başlayarak 12 imam ve soyundan gelenlerin Hacı Bektaş dönemine kadar devam etmesi, Hacı Bektaş ın dervişleri toplayarak erişkin hale getirmiş, ocakların çoğalmasına neden olmuştur.Elvan Çelen(El-Çe)
Alevilikte ocak,demek tasavvufi manada çeşme(pınar) demektir. O çeşmelerden sevgi, dostluk,kardeşlik ve en önemlisi ilahi aşk akar. Ocaklar anadoluda hünkar hacı bektaşi veli efendimizin zamanında ortaya çıkmıştır. Esasen daha eskiye dayanır. Manevi anlamı birinci cevapta verdim. Kısaca her ocağın mürşidinin soyu mutlaka Ehl-i Beyt soyuna dayanır. (vekil dede-babalar hariç) Feyzi Erdoğan(Fe-Er)
Soydan gelen dedeye ocaktan gere denir. Evet.Halil İbrahim Dişli(Ha-Di)
Ocak bir dergahtır. Ocaklar imam-ı cafer ve musay-ı kazım zamanında ortaya çıkmıştır. Son olarak ahmed-i yesevide ve Hacı Bektaş dan bu günümüze kadar yürütülmektedir. Manevi anlamı; seyidi saadet evladı resul soyundan geldiği için inancımız oradadır. Ocakların kurucuları vardır.Hasan Akkaya(Ha-Ak)
Aleviliğin ocağı Muhammed aliye bağlı olan ocaktır. Hünkardan sonra anadoluya yayılmıştır. Ocakların bir koruyucu olarak Hacı Bektaşı veliye bağlıdır. Ocaklar ayrı ayrı olabilir. Bunlar rumeli horasan pirleride vardır.Muharrem Arsla(Mu-Ar)
Aleviliğin temel inançsal kurumları olan ocak bir ağacın dikilmesi büyüyüp dal budak atmasına benzer asil ocağında kökü Ehl-i Beyte dayanır. Manevi anlamı budur. Ocakların ortaya çıkması orta asyanın dağılmasında türklerin anadoluya gelmesiyle başlamıştır. Bilahare hünkar hacı bektaş velinin anadoluya gelmesiyle daha hızlı yayılmaya başlamıştır. Ocaklar icat edilmiş bir kurum değildir. Ocaklar soya dayanır. Bir ağacın dalında tut geriye doğru takip et ağacın kökünü bulursun. Ocakların dışında bir de tekkeler ve zaviyeler vardır. işte bunların kurucularıda babalardır. Babalar soya dayanmayabilir ama dedelik mutlaka soya dayanmalıdır. Murtaza Dinçer(Mu-Di)
Hizmet veren dedelerin geçmişten gelen bağlı bulundukları soya ocak denir. Ocaklar, Hacı Bektaş veli zamanında kurulmuştur.Musa Çetinkaya(Mu-Çe)
Dedenin bağlı bulunduğu ocaktır. On iki imam ve musayı kazım evlatlarından ortaya çıkmıştır. Peygamber soyundan gelen evlatlar olduğu için bu toplumda saygı görmüştür. Evet vardır.Mustafa Başaran(Mu-Ba)
Ocak bir dedenin soyunu bildiren ve evladı resul soyundan geldiğini bildiren soy seceresidir. Evladı resuldan eli olmayan dede ve ocakzade olamaz. Hacı Bektaş veliden demanı tutmayan da dede olamazlar. Ocaklar Hacı Bektaş velinin iran horasandan sökün edip ya hünkar hicazdan dönerken rum diyarına uğra oranın halkı bozuldu diye söylendiğinde soluca karahöyüke gelmiştir. Orada bulunan dervişler senlik,benlik davası yüzünden hak sahibi olamamışlardır. Onlara mucizatını kerametini gösterip,herkes güvercinin etrafında toplaşıp,poslarını, güvercinin etrafında daire kurdular. Siz kimsiniz ne istiyorsunuz kelimesine biz rum erenleri horasan pirleri ve kayıp erenleriyiz. Biz nasip istiyoruz. Demişlerdir. Dervişlerin bu sözüne şunu söylemiştir. Her kim darıce üzerinde iki rekat namaz kılarsa er olur demiş herkes postunu atsın iki rekat namaz namaz kılsın diye Hacı Bektaş veli kılmış er sensin ver kısmetimizi demişler, Hacı Bektaş veli yakın ataşı demiş ataşı yaktılar. Herkes köyseğinizi atın peşinden gidin köyseğinizi buldunuz yerdeki insanlar onun talibi olsun demiştir. Herkes bu şekilde ocak sahibi olmuştur. Nasip veren Hacı Bektaş velidir. Talip dedeye bağlı dede de Hacı Bektaş veliye bağlıdır. Mustafa Doğan(Mu-Do)
Ehli beyit soyundan gelen güzellik ve dürüstlüktür. 700 senelerinde ortaya çıkmıştır. Imam neslinden hakkı ile hak olan ve ehli beyitin evlatlarına ocak ve kerametleri gösterecek bunlara ad vermiştir. Bir ocak ismi verilmiştir. Bir halife tarafından adlandırılmıştır. Vardır.Mustafa Güler(Mu-Gü)
Ocaklar nesli resullahtan hangi imamın neslinden ve hangi kaldan geldiğini hz.Hacı Bektaş veli, hz.Nasip verilen hangi seyyidin soyundan geldiğini belirlemek için tanıtıcı isimdir. Hz.Pir, hünkar Hacı Bektaş veli ile ortaya çıkmıştır. Mutlaka bir kurucusu vardır. Mustafa Güvenç(Mu-Gü)
Aleviliğin inanç kurumlarından olan ocaklar Hacı Bektaş velinin kendi dönemindeki dervişlerini belirli yörelere göndererek onların oralara yerleşerek halkı aydınlığa,insan sevgisine, insan hak ve özgürlüklerine kavuşturmak ayrıca alevilik kültürünü ve ehlibeyt sevgisini oralara yaymak,benimsetmek ilahi bir aşkla devrim yapmak amacıyla oluşturulmuştur. Hattızatında ocak ismini sonradan takınmışlardır. Bunlar 3-5-7 en son 12 yılda bir Hacı Bektaş ocağına gelerek hesap vermek durumundaydılar. Bazıları bu görevi yerine getirirken bazılarıda hiç gelmez olup kendi nefis davalarının peşine düşmüştür. Ocakların nasıl meydana çıktıklarını görüşelim doğrultusunda yukarıda belirtmiş bulunuyorum. Her ocağın bir kurucusu tabiki vardır. birçok ocak sahibi olan var. Önemli olan ocağın isminin varlığı değil yaptığı icraatır. Ben ocak sahibi diye sayın hocam İzzettin Doğan dedeme derim. Yapmış olduğu çalışmalar gözönünde anlatmaya lüzum yok. Her ocak sahibide onun gibi kelleyi koltuğa alıp meydana çıkmalı. Öyle palavrayla ne Alevilik olur nede ocak sahipliği olur. Hacı Bektaş veli efendimiz ne güzel buyurmuşlar, belimden gelen değil yolumdan gelen evladımdır. Diyor haklı olarak. Bizde aynı görüşteyiz.Niyazi Arslan(Ni-Ar)
Ocak demem. Seyidi sadık evladı resul, muhammed alinin soyundan gelmek demektir. Ocaklar eski padişahlar döneminde kendilerini beyan etmişlerdir. Keramet,meczad çıkarmışlardır. Ocaklar evlattır. Yol erkan yürütmüş keramet saipleridir. Vardır.Nuri İmre(Nu-İm)
Hz.Hüseyin in nesli zeynel abdiden gelen ve muhammed bakıra tecellidir. Evlatlarından isimlerine seyid adı veya ocak adı verilmiştir. Bu isimler icratiyla birlikte soyad gibi kullanmıştır. Elden bin tekkesinde nişebur şehrinde ahmet yasevi ve lokman Per tarafından kurdukları tekkeleri ve ocaklar şah ibrahim veli sah safyeddin mir menteş menteş şeh şah bunlar tarafından kuruluraktan Hacı Bektaş veliye intikal etmiştir.Paşa Akkaya(Pa-Ak)
Ocak seyit soyundan gelenlerle Hacı Bektaş velinin ve dervişlerinin soyundan gelenlere denir. Ocaklar halkın eğitilmesi için ve yol sahipsiz kalmasın diye ihtiyaçtan çıkmıştır. Bu ocaklarında kendi kurucuları vardır.Remzi Erdoğan(Re-Er)
Aleviliğin temel inançları olan ocaklara ayrılmıştır. Hünkar Hacı Bektaş veli ocakları suluca karahüyükten dağıtımında herkes elindeki kösügülerini attırdığı zaman doğuya batıya güneye kuzeye herkes attığı kösügülerine sahip olsun demesinden ocaklar meydana çıkmıştır. Ve ocakların durumu bundan ibarettir.ocaklar hünkar Hacı Bektaş veli zamanında ortaya çıkmıştır. Horasan erlerinin ve rum erlerinin hünkarın huzurunda toplanmasından sonra ocakların çoğalmasından ileri gelmekledir. Ve bütün ocakların kurucusu hünkar Hacı Bektaş velidir.Rıza Aslan(Rı-As)
Evladı resul soyundan gelen dedelere ocakzade denir.Rıza Büyükşahin(Rı-Bü)
Alevilikde ocak demek bir erişmiş soyla gelen kimselere ocak denir. Ocaklar taak hazreti zamanından ali zamanında beri onların soylarından gelip gerçekleri bilen ve gören kimseler müritler yetiştiren kimseler ocak sahibi olmuşlar. Bu ocaklar böyle gerçek kimseler muhammet ali neslinden gelen kurmuşlardır. Rıza Özer(Rı-Öz)
Muhammet Ali soyundan Alevilerin dini yönden ikrar verdikleri dedelerin soylarıdır. Bunlara ocak denir. Evladı Resul de denir. Anadolu da ocaklar Hünkar Hacı Bektaşi Veli, Suluca Karahöyük’ te dergahını kurdktan sonra tek ocaktı. Evladı resulden ve Hacı Bektaşi veli’nin nasip verdiği eren ve evliyalar anadolu’ nun çeşitli yörelerine dağıldılar ve dergahlarını kurdular. Ocaklar Anadolu’ da böyle yerleştiler ve şimdi bu ocakalrın evlatları, Alevi canların dini hizmetlerini görmektedirler. Ocakalrın manevi anlamı bir defa ocakalr on iki imam evlatlarıdır. Manen Alevilerin üzerinde derin sevgi ve muhabbetleri vardır. Taliple et ve kemik gibidir asla ayrılmazlar. Ocakalrın tabi ki bir kurucuları vardır. Kurucusuz ocak olur mu? Köse Süleyman gibi Çelebiler gibi dede Garkın gözü kızıl, Hıdır Abdal Seyit Seyfi gibi daha bir çok dede ocakalrımız vardır. Seyfi Oğuz (Se-Oğ)
Ocak; on iki imamdan gelen veya soyu on iki imam dayanan evliyalardır. İmam Musa-i Kazım’ dan sonra ocaklar yaygınlaşmışıtr. Ocaklar manevi anlamı erenlerin, evliyaların kendisidir. Ocağın kurucusu olma, yürütücüsü olur. Şinasi Erdoğan (Şi-Er)
Ocaklar dedelerin bağlı oldukları ocaklar var. Bu ocaklara da Alevilerin inançsal bağlılıkları vardır. Ocakların Şah Ahmet yesevi’ den günümüze kadar gelmiştir. Alevilik içinde bu ocaklara manevi ve inançsaal değeri vardır. Şevki Demir (Şe-De)
On iki İmamın soyuna Ocakzade denir. Hamza Hoca Toraman (Ha-To) Hacı Bektaş Veli zamanında her ocağın kurucusu olmaz. Hamza Hoca Toraman (Ha-To)
Pirin mensup olduğu soydur. Her ocağın bir kurucusu vardır. Yusuf Çalışkan (Yu-Ça)
Ocaklarla ilgili bilgi Ali Yaman’ ın ‘Kızılbaş Alevi Dedeleri’ adlı kitabındaki bilgi düzeyindedir. Ali Rıza Uğurlu (Al- Uğ)
Ocakların bir kurucusuolmalı, ocaklar bir ermişin yol içindeki inanç doğrultusunda 13 üncü asırda doğmuştur. Veli Tanrıverdi (Ve-Ta)
Bağlı olduğum ocak İmam Hüseyin. (Nevzat Demirtaş(Ne-De))
Alevîliğin temel inançsal kurumları olan ocakları iki bölümde inceleyebiliriz.
a- Ehlibeyte dayanan on iki imamların soyundan gelenler ki... bu gruba ocakzadeler diyoruz. Anadolu Alevîliğinde 12 ocakzade vardır.
b- Hacı Bektaş Veli Hazretlerinin Anadolu birliğini oluşturduktan sonra ortaya çıkan ocaklar. Hünkara gelip, hizmet verip, himmet alan yol evlatlarının oluşturduğu ocaklar gibi. (Hüseyin Yalçın (Hü-Ya))
Dergah. (Mustafa Özer(Mu-Öz))
OCAKLARIN OLUŞUMU VE KURUCULARININ OLUP OLMADIĞI
Ocakların kurucusu yoktur. Ehl-i Beyt arasında soydan gelenlere ocak demişlerdir. Halk arasında inanç olarak 12 ocak vardır. 12 İmam soyuna dayanmaktadır. Velakin tekke ve zaviyelerin kurucu vardır. (İsmail Türker (İs. Tü.))
Evet. (Kazım Bayram (Ka. Ba.))
Ocakla Pir Hacı Bektaşi Veli’de hizmet görenler orda irşad olanlara ocaklar verildi. (Halil Buğa (Ha.Bu.))
Çoğunluğu Horasan’dan Ahmet Yesevi zamanından Anadoluya gelip yeleşen, Taliplerini irşad ettiğinden ikrar vermiş, talipleirn oğulları da dede ocağına talip olmuşlardır. (Hasan Dedeoğlu (Ha. De))
Velayet makanı imamların dönemidir. Imamlardan sonra seyyidlik başlıyor. Seyyidlikle birlikte ocaklar başlıyor. Bildiğimiz gibi imamlar şehid edilmişlerdir. Şehid olan imamların çocuklarına da bu gün dede diyoruz. Bunlar ocakzadelerdir. O dönem bası ve zulüm oülduğu için her biri bir yere giderek yerleşmişlerdir. Önce İranda Horasan bölgesinde yerleşmişler ve oralarda ocakdediğimiz mekanlar kurmuşlardır. O zamanın ocakzadeleri Hoc Ahmet Yesevi ve Lokman Perende gibi zatlardır. Bu tarihten sonra Anadolu’ya gelmişlerdir. Anadolu’ya Hacı Bektaş-ı Veli’den öncede gelenler olmuştur. Örneğin; Seyyid Mahmut Hayrani gibi Ocakların manevi önemine gelince; ocakların toplum üstünde önemli bir ağırlığı ve saygınlığı vardır. Ocaklar zamanın eğitim kurumları gibidirler. Osmanlı devletinin özellikle kuruluş döneminde ocakların önemi yadsınamaz. Osmanlı kendi topraklarına toprak katarken önce oraya Alevî-Bektaşi tekkeler kurdurmuş. Adeta kaleyi içten fethetmiştir. Toplumun sorunları ocaklar tarafından halledilirdi. Ve bugün Mısırdan tutunda Balkanlara kadar her yerde bu görüşün yayılmasında ocakların önemi çok büyüktür Ülkemizde de ocaklar, türbeler ziyaret akınına uğramaktadır. (Hasan Müldür(Ha. Mü)) (Ali Asker Müldür(A. As. Mü))
Ocaklar Hz. Ali’nin zamanında çıkmıştır. Hz. Alinin soyundan gelen ocakdır. Manevi anlamı; dede ocağıdır. (Hasan Yasevioğlu(Ha. Ya))
Hacı Bektaşı Veliden sonra (Haydar Aslan(Ha. As))
Ocaklar Ebul Vefadan sonra olmuştu. Hünkarımızdan sonrada gelişti. Hünkarımız Hacı Bemtaşi Veli “Hace” değil, Ahmet Yesevi ile bağlantısı yok. Sayın Hocamız İzzettin doğan’ın görüşlerine katılmıyorum. Tarihi irdelemesinde yarar görüyorum. Hiçbir ulu ocak kurmada sanraki ardaları oun adına ocağı kurdu. Tarıkatte hemen hemen öyle. (Hasan Şanlı(Ha. Şa))
Ocaklar. Ehlibeyt evlatlarının arabistanda barınma imkanını bulamayınca Türkistan bölgelerine Irak’a, İran’a gelmişler, bulundukları yerlerde ocaklaarını kurmuşlardı. Fakat en yaygın ve işlerlik kazanan ocaklar hicri 500’lü, 600’lü lıllarda Türkistanda İranda, Irakta olan bu seyitler bu seferde rum diyarına gelmişler ve köklü ocaklarını burada kurmuşlar ve buradaki yerleşim bugüne kadar devam ediyor. Bu ocakların mutlaka bir kurucusu vardır. (Hüseyin Kaplan(Hü. Ka))
Hacı Bektaşi Veli’nin son zamanlarında tahsil almış müritlerine belge vererek, Anadolu’ya göndermiştir. Onlarda irşat için dedelik yapmıştır. (Hüseyin Er(Hü. Er))
Bana göre Muhammed Ali’ye kadar uzanmaktadır. Öyleki Hz. Muhammed’in Hakka yürümesi ile birlikte Hz. Ali’nin ona bağlılığı ve yola bağlılığı itibari ile Hz. Muhammed’in bırakmış olduğu mirası ayakta tuta bilmenin en önemli noktası olan ataya, büyüğe saygıyı birçok nasihat ve vasiye-i içerisinde özünden incelediğimiz takdirde net olarak ortaya çıkmaktadır. Örn; “Ya Ali ataya anaya asi olma “ başak bir örn; “ er yerine oturanın başı halifeye bağlıdır. Soyum bana bağlıdır. Benim başım ise yola bağlıdır. Ve de ulu olan yoldur. “Ocak” hakkında başka türlü yorum ise “her ağaçta meyve verir,biter, verir,biter verir ama ağaç aynı ağaçtır” ancak “o ağaç kökten kesilirse ağaç ağaçlıktan çıkar bir daha meyve veremez “Ocak”ı ben aydınlatan, ısıtan, doyuran, sığınak, düşünmeye fırsat anı olarakta yorumluyorum. Aynı zamanda Anadolu da İslamiyetin kabul edilişi ile birlikte “Hünkar Hacı Bektaşi Veli’den sonra onun yolunu yürüten ve tarikatı ayakta tutan canlılık sağlayan, bağlılık sağlayan “Balım Sultan”a ait olduğunu zannetmekteyim kurucu olarak (Hüseyin Kırca(Hü. Kı))
Hacı Bektaşi Velinin çelik taşları amasıyla başlar. Kendi çelik taşlarını bulan erler oralarda yurt edinir, ocaklarda o zaman başlar. (Hüseyin Özgeoğlu(Hü. Öz))
Ocakları Hz. Hünkar çıkarmıştır. Onun zamanından gelmektedir. Ocaklar bir dedenin geldiği yeri ve kültürünü belli eder.(Hüseyin Şahin(Hü. Şa))
Ahmet Yesevi ile başlamış. Kendisini ve tüm alemi tanıma yeni olarak görüyorum. Vardır. (İbrahim Doğan(İb. Do))
Ocaklar Hacı Bektaşi Veli Hazretleri zamanında ortaya çıktı. O zamanın Seyyidlerinin isimleri ile anılmaktadır. Kurucudan ziyade Hz. Hünkarın nasip dağıttığı zatların isimleri ile anılmaktadır. (İsmail Eker(İs. Ek))
Ocakların tam olarak bilmiyorum ne zaman kurldu eski dönemlerde halk üzerinde olumlu tesiri olmuştur. Zamanımızda fazla önemi yok mutlaka vardır, babasız çocuk olurmu(İsmail Özcan(İs. Öz))
Hz. Muhammed(Kazım Kızılgöz(Ka. Kı))
Mutlaka var. Olmazsa bugüne kadar gelip söylenmezdi. (Mahmut Gökçe(Ma. Gö))
Ocaklar 1300 yıldan başlayarak 1600 yıllarına kadar uzanıyor. Seyyidlerin hepsi bir tarihte gelmemiştir. Geliş tarihi zamanlarına göre dede talip oluşmuştur. Örneğin; Hacı Bektaş devrinde 12 ocak meydana gelmiştir. Bu Hacı Bektaşın zamanına göre prnesipleridir. Seyyid olsun olmasın 12 kişiye nasip vermiş, herkesi bir yöreye göndermiş. Nasibinizi orada bulun o toplumu irşat edin ve nasibiniz alın. O zamanlar maaş yoktu. Seyyidler talibin rızasından gelen el vergisiyle geçilmiyorlardı. Ocakların kuruluşu böyle oluyordu. (Mehmet Çelik(Me. Çe))
Elimdeki secerede ocağımızın soy Atası, “ŞAH ALİ ABBAS” olarak geçiyor. Yöremizde ve halk arasında kısaca, “CELAL ABBAS” olarak bilinir. Secerede, “Şah Ali Abbas’ın merkadı, Kerbela çölünde Bingazi Şehrinde” kaydı var... Anadolu’ya geliş ise şöyle anlatılıyor:
ŞAH ALİ ABBAS birinci evladı Koç Haydar, onun oğlu Şah Cüneyd, onun oğlu Seyyid Ali göbeğinden (Ata ismini taşıyan) Şah Abbas, Horasan üzerinden Erdebil’e geçtiği, oradan da Kars, Ardahan, Durnik, Kiştim yörelerine uğrayarak Pertek-Coravan’a geldiği ve soyunu takip eden Seyyid İbrahim, Harput’un Mığı (sedeftepe) köyüne gelip yerleşiyor... Soyadı kanunu çıkıncaya kadar bu köydeki kabilemiz, “SEYYİD İBRAHİMLER” olarak tanımlanıyor. Atalarımızın uğradığı her vilayet veya beldede talip-muhiplerimiz mevcuttur. Secerede, “Milli, Kiştim ve Kalolar” aşiretleri bu ocağa bağlı muhiplerdir. Bulundukları beldelerden bazıları: Kars yöresinde Durnik, Kiştim ve Göle-Kantarma köyleri; Tercan’ın Başköy ve Gülebağ köyleri; Bayburt’un Kısanta ve... köyleri; Tuncelinin Ovacık kazası; Pertek’in Coravan, Til, Çakıl ve Hasır köyleri; Elazığ’ın Karasaz, Koçkale, Genefik, Tadım ve Elazığ’ın içerisinde muhip canlar yerleşik olarak mevcuttur. Ayrıca; saydığımız yörelerden, İstanbul-Çağlayan vd. semtlerinde; İzmir-Narlıdere vd.semtlerinde; Ankara, Adana ve göçe elverişli diğer vilayetlerde iskan edenler vardır.
Soy Atalarımız sırası ile şöyle gelmektedir:
Şah Ali Abbas, Koç Haydar, Şah Cüneyd, Seyyid Ali, Şah Abbas, Seyyid Nesimi, Seyyid Hüseyin, Seyyid Haydar, Seyyid Cüneyd, Seyyid Ali, Seyyid Safi, Seyyid Allahverdi, Seyyid Muhammed, Seyyid Yusuf ve Seyyid Abdullah... secereyi son tazeleyen Seyyid Abdullah, babamın büyük dedesidir. 1263 yılında Seyid Abdullah; İmam Musa Rıza (İ.Ali Rıza) derganında, necefte İmam Ali dergahında ve Şah Ali Abbas dergahında kazan kaynatıp, “halife”lik ünvanını almıştır. Ayrıca seceresini Dersaadet (istanbul)da ve Harput mahkemesinde “Şah Ali Abbas evladı olduğunu” tasdik ettirerek H.Bektaş Veli Dergahında da kayda geçirmiştir. Ocağımız, İmam Rıza Ocağına bağlı olup Pirlerimiz Çorum-Gökçepınar’dan gelirler. Rehberlerimiz Pertek-Koçpınar köyündedirler.Fethi Erdoğan (Fe-Er)
Ocak Hacı Bektaş Veli Rum diyarına gelince dedeler Hacı Bektaşa hizmet etti. Oradan Himmed aldılar. Ocak olarak ancak Hacı Bektaşi Veli adlandırdı ve yöresel olara dağıttı.Abdullah Ceylan (Ab-Ce)
Sultan Seyit Nuri Cemal: İmam-ı Musa-i Kazıma dayanır.Abdullah Tayyaroğulları(Ab-Ta)
Biz evladı resul olarak Hz.İbrahimden-Hz.Muhammed’e ve ondan gelen oniki imam ve evlatları ocağındanız. Oniki imamlarda beri ocağın olduğunu biliyoruz. Alevilik yolunda ekamında dedeevi bir kabe misalidir. Bundan dolayı dede ocağı kutsaldır. Ocakların bir kurucusunun olduğunu bilmiyorum. Biz sultan düzgün, hazı kureyş,seyitlerin kutbu seyyit mahmut hayranı ocağına bağlıyız. Ocağımız 7.imam musa-i kazim’e bağlıyız.Ahmet Karanfil(Ah-Ka)
Ocağın Muhammed Ali’de çıktığını biliyoruz. Ocak insanları birbirine bağlar. Her ocağın bir kurucusu vardır.Ahmet Turgut(Ah-Tu)
Zeynel abidin-Enver Zeyit.Ali Canpolat(Al-Ca)
Hüseyin Abdal ocağı, Hacı bektaş veli dergahına bağlıdır. Ali Metin(Al-Me)
Ocağımız seyit ali sultan yunanistanda ve dimotoka imama derseniz biz imam cafer sadık efendiye çıkıyor.
Ali Osman Bozdemir(Al-Bo)
Ocaklar peygamberlerden öncede sonrada vardı.fakat peygamberlerden sonra daha gelişerek önem kazanmıştır. Ocakların mutlaka bir kurucusu vardır. bizim ocağımız 7.imam musa el kazıma dayanır ve seyid mahmudi hayrani ve hacı kureşe dayanır. Hacı kureş ve oğlu derviş mahmuda Bertal Yıldırım(Be-Yı)
Imami musayi kazım seyyid mahmut hayrani hacı kureş ocağı.Celal Kami(Ce-Ka)
Musa-i Kzıma bağlı.Celal Özkan(Ce-Öz)
Köse süleymanın babası yunus mükrüdür.Celal Yüksel(Ce-Yü)
Ağuçanlıyız. Ceddimiz İmam Zeynel Abidin in büyükoğlu İbarihm Mükerremdir. Onun oğlu haris onun oğlu Zeydi Enverden delaleten horosanda seyit sultana kadar ata geçtiğini bilmiyorum. Seyit sultanın dört oğlu anadoluya gelir. Birincisi koca seyittir. Bunun ocağı adıyamanın çelikhan ilçesinin bulam köyündedir. Ikincisi Mir Seyit’tir. Bu hüseyin doğan dedenin yani Cem Vakfı nın başkanı İzzettin Doğanın cettidir. Üçüncüsü ise köse seyittir. Bu mücerrettir yani çocuksuzdur. Dördünücüsü ise seyit mençektir.bu ağuçanın kendisidir ve bizim cettimizdir. Biz birinci dereceden ağuçan ocağının temsilcisiyiz. Cemal Güler(Ce-Gü)
8.imam.Cemal Mutluer(Ce-Mu)
Biz baba mansurluyuz. Imam musayı kazım ocağına bağlıyız.Cemal Sevin(Ce-Se)
Biz ağu içen ocağındanız soyumuz imam zeynel abindedir. Horasanda rum diyarını irşat etmek için gelmiştir. Hacı bektaş veli rum diyarına gelince ona tabi olmmuştur. Hacı Bektaş tekkesinde yedinci post sahibi türbadar postun sahibi olarak hizmette bulunmuştur.Çelebi Eken(Çe-Ek)
Seyyid mahmudi hayraniye bağlı imam rıza dan gelme.Divane Ay(Di-Ay)
Benim geldiğim ocak, hümmetçi ali baba (yağmuroğlu) ocağıdır. Hacı Bektaş ın devrişi olup, Hacı Bektaş tan eğitimini almış, yağmur yağdırarak hümmet almış ve ayrılmış kütahyada mekan kurmuş. Orada çok büyük mücadeleler vermiş gedizin akçalan köyünde şehit edilmiştir. Türbesi şehit edildiği yerdedir. Horasan pirlerinden olup 7 imam musa-ı kazım evlatlarından.Elvan Çelen(El-Çe)
acı Bektaşi veli Suluca karahöyük’ e gelmeden önce buraya yerleşen çepni boyunun liderlerinden dini önderlerinden (Çepnilerin hem piri hem rehberi hem mürşidi olan) Yunus Mukri Suluca Karahöyük’ e yerleşiyor. Zamanın Selçuklu hükümdarı Alaattin Keykubattan parası karşılığı burasını satın alıyor. O zaman Anadolu’ ya gelen Çepni Türklerle bu dini lider buraya yerleşince, Hacı Bektaşi Veli Hazretleri kendinden önce buraya yrleşen bu zatın evkat ile** buluyor. Böyle bir zatın rastgele suluca karahöyük’e gelmesi düşünülemez. Yaunus Mukri’ nin dört çocuğu vardır; 1-En büyükleri İdris Hoca, sarı İsmail, İbrahim ve Süleyman. İşte Köse Süleyman orada şehit düşer. Bugün Su şehrinin Kösedağı Türbesi mevcuttur. Ziyaretçileri gelir gider. Bir çok mucizeleri halen anlatılmaktadır. Köse Süleyman’ ın atası Yunus Mukri Ahmet Yasevi türbesinde yetişmiş bir erendir. İmam Rıza evlatlarındandır. Seyfi Oğuz (Se-Oğ)
Bizim ocağımız ‘’Celal Abbas Ocağı’’ kerbelada İmam Hüseyin’ in kardeşi ve sancaktarlığını yapan İmam Abbas’ tır, türbesi Kerbeladadır. 1150 yılında Abdullah adında dedemiz Necefte İmam Ali dergahında tasdik ettirmiştir. (secereyi) Şinasi Erdoğan (Şi-Er)
Ocağımız Baba Mansur ocağıdır. Musai Kazım’ dan geldiği rivayet edilir. Şevki Demir (Şe-De)
İmam Musai Kazım (7. Imam) bağlı, Zeynel, Abidin yani Ağuçan’ a bağlıyız. Hamza Hoca Toraman (Ha-To)
12 imamların 7 inci olan Musa-i Kazım evlatlaırndan Şah İbrahim’i Veli ocağıdır. Yusuf Çalışkan (Yu-Ça)
İmam Hüseyin, imam Cafer buyruğu.
Not: 50 baba bana bağlı seyit Sultan Şüçaattin veliye beli best demiş. Bulgaristan’da her Cemde 50 cilt var. Türkiye’de 25 baba Edirne’den, Tekirdağ’Dan, Çorlu’dan Lüleburgaz, İstanbul, Yalova, Bursa, İznik, Yenişehir. (Nevzat Demirtaş(Ne-De))
Genelde Anadolu’ad, Hacı Bektaş Veli yolundan gelenlerin oluşturdğu ocaklar; rivayet edilir ki 36 bin çerağ uyarmıştır. Bunlara “Dedebaba” babagan kolu veya ocağı diyoruz. bu ocaklar Bektaşiliği yaymakla görevlendirilmişlerdir. Örneğin; Bedrettinilen, Sinemenli, Yalıncak Abdal, karadonlu Can Baba gibi. özelliklede on iki imam soyundan gelen ocakzadeler Anadolu Alevîliğinin ve Alevî Tasavvufunun temel doktirini oluştururlar. Elbette ki Evladı Resulden ocakzadelerin her biri imamların soyuna dayanmaktadır. Anadolu Alevîliğinde de ecdadının soyu ve ismi ile alınırlar. (Hüseyin Yalçın (Hü-Ya))
Ocaklar on iki imamlardan sonra çıkmıştır. Ocaklar Alevîliğin birer kademesi ve dayanağı birlik beraberlik kavramını sağlar. Evet seceresi olan her ocağın bir kurucusu vardır. Seyit Battal Gazi’nin hayatı malumunuz.(Mustafa Özer(Mu-Öz))
OCAĞI HAKKINDA BİLGİ
Bizim ocağımız İmam Musa-i Kazım 4. oğlu İbrahim’in soyundan gelir. Hacı Bektaş Veliye bağlıdır. (İsmail Türker (İs. Tü.))
Ali nesli Celal Abbas evladı. (Kalender Topalcengiz (Ka. To.))
Hıdır Abdal. (Kazım Bayram (Ka. Ba.))
Ocağımız Pir Hacı Baktaş’a bağlı. (Halil Buğa (Ha.Bu.))
Horasan pirlerinden olan Hacı Ali Turabı –İmam Bakır soyundan gelmektedir. (Hasan Dedeoğlu (Ha. De))
Bizim ocağımız halk arasında “Kureyşan” ocağı olarak bilinir. Biz Seyyid Mahmut Hayrani evlatlarıyız. Seyyid Mahmut Hayrani İbrahim Mükerremin oğludur. Seyyid İbrahim Mükerrem Seyyid’in oğludur. Seyyid Musai Sani’nin oğludur. Musai Sani 7. Imam Musai Kazım’ın torunlarındandır. Bazı kaynaklara göre 4. Bazı kaynaklara göre de 7. Göbekten torunudur. Bu küçük bir özettir. Ermiş veya evliya olarak Seyyid Mahmut Hayraniye imam olarakta 7. Imam Musai Kazım’a dayanmaktadır. (Hasan Müldür(Ha. Mü)) (Ali Asker Müldür(A. As. Mü))
Size sinsilenamemi gönderiyorum. Hoca Ahmed-i Yesevi (Hasan Yasevioğlu(Ha. Ya))
Bizim ocağımızın soyu İmam Musa Kazım’dan gelen Hacı Kureyş Bingöl’ün Bağın kasabasına yerleşmi, Moğol istilasında evlatları Tunceli’nin dağlarına çekilmiş, Nazimiye ilçesinde Kureyşan köyü oluşunca bir ev yapılmış ve buna da Hacı Kureyş Ocağı denilmiştir. (Hıdır Yıldırım(Hı. Yı))
Benim ocağım Baba Mansur Ocağıdır; Baba Mansur hicri 582 yılında 12 Türk veya Kürt aşiretiyle (Bunların kökenlerini tamamen araştırmadığım için Türk de olabilirler, kürtte olabilirler) beraber bugünkü Tunceli bölgesine gelmişler. Ve 628 tarihinde Selçuk Sultanı 2. Alaattin Keykubat tarafından sorgulandıktan sonra orada ehkâmlarını kurup yerleşiyorlar. (Hüseyin Kaplan(Hü. Ka))
Ahıverana bağlı göbe kadar soyunun tanırım. İmam İmam Rızaya bağlıdır. Ahıveran ocağına bağlıdır. Ladikle Seyit Ahmet Kebir Emmi Zağdesi Evladı Seyit Mustafayı Kebirden gelmeyi evladı Kasım ve Evladı Nebi ve Tekrar Kasım Beş Evlat Ali Çavuş Muhtar Mehmet Hamdi ve Mahmut ve Hasan Hasandan Kagzim evladı Murat velat 3 tane erkek 2 kız olmuştur. 3’üncü evladı Hüseyin olarak zat olan dünya da kalan Hüseyin’in 3 Erkek Evladı Niyazi Eyüp Ali Fudat tek kız Müseyine Ber hayata aydır. (Hüseyin Er(Hü. Er))
Hubyar Sultan’ın ismi Ahmet’dir. Hubyar ismini ona Hünkar Hacı Bektaşi Veli vermiştir. Ahmet Lokman-ı Penan oğludur. Lokman-ı penan Cüneyit oğlu, Cüneyit Muhammed oğludur. Muhammed Musay-ı Kazım’ın altı oğlundan biridir. Ahmet, Mahmut, Mhummed, Kasım, Rıza, İbrahimdir. İmam Cafer’in oğlu, İmam Bakır’ın oğludur, İmam Bakır, İmam Zeynelin oğludur, İmam Zeynel, İmam Hüseyin’in oğludur, İmam Hüseyin Hz. Ali’nin oğludur. Hz. İmam Hasan, Hz. İmam Hüseyin sülaleyi Resil Hz. Fatimatül zöhredne İmam Esdullah el Galip Hz. Emirel Mümin Ali El Murtaza oğludur. Ali-el Murtaza Ebu talib oğludur. Ebu talip Aptulmuttalib’in öz kardeşidir. Ahır zaman Nebisi Muhmmed Mustafa sele allahi Aleyhisselam efendimiz Abdulmuttalib oğludur. Şefaatlarından Allah manhum koymasın sadgaallahül Azim (Hüseyin Kırca(Hü. Kı))
Imam Musayı Kazım’ın oğlu Seyit Mahmudu Hayrani Oğlu, İbrahim Sani Oğlu Eraslan Ocağı olarak bilinmektedir. (Hüseyin Özgeoğlu(Hü. Öz))
Biz Hünkar Hacı Bektaşın ocağından gelmekteyiz. (Hüseyin Şahin (Hü. Şa))
Seyyid Garip Musa Sultan bir Alp Ereni olup, türbesi Sivas ilinin Divriği İlçesinin Güneş Köyünde bulunmaktadır. Bu konuda araştırmalarımız devam etmektedir. Ocağımız yendinci imam olan Musayı Kazım Hazretlerine bağlıdır. (İsmail ker(İs. Ek))
Ben Seyit Baba Mansur ocağındayım ceddimiz Selçuk hükümdarı Alaattin Keykubat zamanından Horasandan Karsa ordanda Tunceli Muhurdu denilen yere gelmiş ve yerleşmiş daha sonra büyük dedemin babası gelip Sivasa yerlişiyor ocağımız beşini İmam Muhammed Bakıra bağlı.(İsmail Özcn (İs. Öz))
Imam Zeynel Abidin(Kazım Kızılgöz(Ka. Kı))
Seyit. İbrahim-i Saniden gelmekteyiz. Seyit Mahmudi Hayran ve Hacı Kureyş ocağından(Mahmut Akbulut(Ma. Ak))
Dokuzuncu post sahibi kahvenin piri olan Şahısazılı Musayı Kazımdan İmam Hasana dayanıyor. Hacı Bektaş dergâhında 12 posttan biri olan dokuzuncu post kahveci postu. (Mahmut Gökçe(Ma. Gö))
İmam Musayı Kazıma bağlıdır.(Mehmet Başpınar(Me. Ba))
Bizim kendi ocağımız Hekimhanın Ballıkaya(mezirme) köyüdür. Yedinci imam Musa Kazımın 25. Torunu olan Şah İbrahim veli 1378 yılında doğmuş. 1402’de Timur ordusuyla Malatya kadar gelmiştir. Ve diğer tarihlerde ara ara yedi defa Anadoluya gelerek mürütlerinin sayısını arttıkça artmıştır. Şeyhlerin Şahı ünvanını almıştır. Şah İbrahim talibi çok yer kaplamış. 1440 yıllarında Arguvan Hekimhan arasanıda bulunan Mezirme köyünde bir tekke kurmuş günümüze kadar gelen tarihlerde tekke kültüründe çok dede yetişmiş. Her dede çok zeki bilinçli dedeler çıkmış. Işte soyumuz dedelerimz kanalıyla Şah İbrahim Veliye kavuşur. 25 baba ile de Şah İbrahim 7’nci İmam Musayı Kazıma bağlanıyor. Bu soy seceresi saffatul safa ve hatayı divanında kayıtlıdır. (Mehmet Çelik(Me. Çe))
Sultan seyit battal gazi ocağı, soy 12 imamlardan imam zeynel abidine varır.Feyzi Erdoğan(Fe-Er)
Imam aliye bağlıdır. Imam cafer messebine bağlıdır.Halil İbrahim Dişli(Ha-Di)
Musayı kazım kolunda ve zeyid evlatlarında bir rivayet ediliyor. Anadoluda Hacı Bektaşı velide onikinci postuna sahip üryan hızır olup Hacı Bektaş tarafından bigadice gönderilmiş oradaki bulunan halkı irşat ve türklüğe gönderilmiş. Oradaki bulunan halka türbesinin olduğunu ifade ediliyor.Hasan Akkaya(Ha-Ak)
Şıh Mahmudı Heyranı evladı resul soyundan on iki imam soyundan devam etmiştir. Eraslan ocağına bağlıdır. Muharrem Arslan(Mu-Ar)
Bizim ocak ağu içen ocağı. Soyumuzun imam zeynel abidine dayandığı söylenir. Fakat bende böyle bir belge yok. Sayın hocam İzettin Doğan beyin babası hüseyin doğan dede de bu belgenin saklı olduğunu duymuştum.Murtaza Dinçer(Mu-Di)
Imam rıza,kolundan geliyor.Musa Çetinkaya(Mu-Çe)
Benim ocağım musayı kazımın, ebul kasım ocağına bağlıdır.Mustafa Başaran(Mu-Ba)
Seyit Bilal hazretleri ömer abdul aziz tarafından kuşatıldığında seyit bilal hazretleri bu kuşatmadaki gazilere yardım etmek amacıyla orta asyadan gönüllü türk savaşçıları sağlamıştır. Oradaki savaşta sinopta şehit düşmüştür. Kardeşi seyid ali ekberde orda kalmıştır. Türbesi sinop şahi merdan aliyyel mürtazanın oğlu hazreti hüseyinin torunudur. Ocağımızın bize amenet bıraktığı yolu yürütüyoruz.Mustafa Doğan(Mu-Do)
Verebilirim. zeynel abidin evlatlarından ağuiçen ismini alan şehit mençek irfanidir. Horasanın tuş şehrinde doğmuştur. Anasının ismi eliftir. Babasının ismi seit nuridir. Seyit nurinin babasının ismi seyit hasandır. Seyit hasanın babasının ismi sultan seyittir. Seyit mençek irfaninin 4 oğlu vardır. seyit geko, seyit veli,seyit mahmut, seyit yusuf, seyit mahmudun oğlu seyit ismaildir. Seyit ismailin 3 oğlu vardır. derviş gezek, derviş ilyas, derviş bor. Seyit mençek irfanini 4 kardeştir. Koca seyit, mirseyit,köse seyit, köse seyitte evlat yok. Bekarken vefat etmiştir. Koca seyit elazığın sun köyünde yerleşmiş mir seyidin 2 oğlu vardır. biri malatyaya göç etmiş bir kardeşide erzincanın bergani köyünde metfundur. Seyit mençek irfani evlatları onlarda bargınden göç ederek erzincanın selapur nahiyesine yerleşiyorlar. Seyit ismailin 3 oğlu vardır. derviş ilyas, dervis bor,derviş gezek, bu üç kardeş mezarları selapur nahiyesindedir. Derviş bor kelkitin ağye köyüne taliplerin içine göçüyor. Derviş ilyasın çocukları erdene köyüne göçüyor. Derviş ilyasın evlatları seyit mehmet, seyit mehmetin oğlu seyit haydar seyit haydarı oğlu seyit mehmet seyit mehmetin oğlu seyit ismailin 3 oğlu var. Seyit haydar seyit hikmet seyit mehmet seyit haydarın oğlu bir tane seyit serdar. Devlet kezegin evlatları oğlunun ismi mehmettir. Mehmedin evlatları 5 tanedir. Büyük oğlu seyid hüseyin,seyit ali, seyit mustafa, seyit hasan,seyit mahmut, seyit mahmutun evlatları yoktur. Seyit mustafanın 3 oğlu var. Seyit aziz, seyit ahmet, seyit veli seyit hüseyinin evlatları 4 tanedir. Seyit mehmet, seyit kemal,seyit hasan, seyit sayit, seyit alinin evlatları seyit güzel, seyit ibrahim, seyit güzelin 4 oğlu var. Seyit devriş, seyit sayit, seyit kemal, seyit hüseyin, seyit devrişin evlatları seyit kahraman, seyit mahmut, seyit ali, seyit kahramanın evlatları 4 tanedir. Seyit devriş, seyit mustafa, seyit hüseyin, seyit kemal.Mustafa Güler(Mu-Gü)
Ocağımız imam musayı kazı evlatlarından olduğunu seyyit hasan gazirim evladı güvenç-abdal ve abdal musanın kardeşi olduğunu biliyoruz.Mustafa Güvenç(Mu-Gü)
Zeynali alidir. Sayından seyeli nuri cemali.Nesimi Demir(Ne-De)
Biz herhangi bir ocağa bağlıyız veya şu imama bu imama bağlıyız yada şu evliyaya,erene bağlıyız diye bir kaide tanımıyoruz. Er nazarında hepimizde bir olmalıyız. Bütün imamlara, evliyalara,velilere,nebilere,saygımız ve sevgimizaynı ölçüdedir. Hepside canımızdan birer parçadır. Hepsinide çok seviyoruz. Ayrısız gayrısız hepside bizim. Inancımız aynı, itikadımız aynı, tarikatımız aynı, namazımız aynı. Öyleyse bu ayrı gayrılık niye serçeşmenin gözü Muhammed Ali değilmi. Bunların hepside onun soyundan gelmedimi? Senlik benlik davasını bir yana bırakmalıyız. Birlik ve beraberlik zamanıdır. Halı hazırda tutunacağımız bir dal Hacı Bektaş veli kalmıştır. Bunu devlette millette kabul etmiştir. Öyleyse buraya sıkı sıkıya sarılmalıyız ve gücümüzü göstermeliyiz. Tıpkı bizim yaptığımız gibi orada kenetlenmeliyiz.Niyazi Arslan(Ni-Ar)
Ben seyit mahmudi heyrani hacı kureyş ocağındayım. Imam musayı kazım musayı saninin ocağına bağlıdır.Nuri İmre(Nu-İm)
Neslimiz musayı kazımdan gelmektedir. Muyası kazım evlatlarından seyid hasan evlatları abdal musa,cemal abdal,sulhat hıdır. Bunlar kardeşler. Uryan hızır ismini Hacı Bektaş veli vermiştir.Paşa Akkaya(Pa-Ak)
Bizim kendi ocağımız oniki imamlardan yedinci imam musai kazımdan evlatlarından zahur eden seyit battal gazinin gazi evlatları olarak gelmiştir. Seyyit battal gazinin torunlarından seyit besir oğlu kemal gazi merzifonun oymaağaç köyünde yatmaktadır. Bizde o sülaleden gelmeyiz. Remzi Erdoğan(Re-Er)
Bizim kendi ocağımız seyit mahmudu hayranı eraslan ocağıdır. 7.nci imam musayı kazıma ve hünkar Hacı Bektaş evliyaya bağlıdır.Rıza Aslan(Rı-As)
Biz beşinci imam muhammed bakır soyundan gelen seyit ibrahimi takiben seyit üryan hızırdan 24 göbekten sonra seyit Rıza Büyükşahin(Rı-Bü)
Bizim ocağımız imam rıza ocağıdır. Ve artnebi oğulları denilir şimdi ocağımız soy olarak açıklıyorum. Ve bektaşiyiz. Hacı Bektaş veli ibrahimal sani diye anılan seyit muhammetin oğludur. Seyit muhammet musayı sanı oğludur. Musa ibrahim mükerrem alnücap oğludur. Bu zat sultanı horasanı aliyi ibni musa rıza ana babaları bir küçük kardeşdirler. Aliyel rıza ibrahimal mücak abbas kasım hamza altısı bir anadandırlar.analarının adı necmetal veseviyedir. Imam musayı kazımın 39 oğlu vardır. bunlardan 16sı lekaplıydı. 23 ünün lekabı imam aliyel rızanın kardeşi olan ibrahimal mücap musayı kazımın oğludur. Imam rıza da musayı kazım oğludur. Musayı kazım imam caferi sadık oğludur. Imam caferi sadık muhammet bakır oğludur. Muhammet bakır imam zeynel oğludur. Imam zeynel imam hüseyin oğludur. Imam hüseyin Hz.Ali oğludur. Hz.Ali ebu talibin oğludur ve böylece imam rızanın ve Hacı Bektaş velinin soy seceresi bellidir. Ve temalanmıştır.Rıza Özer(Rı-Öz)
İmam Rıza soyundadır. (Nevzat Demirtaş(Ne-De))
7. İmam Musa-ı Kazım’dan gelen, Hünkarın baş halifesi olan Seyyid Cemal Sultan evlatlarındanım. Dersimde Nuri Cmeal (Derviş Cemal) olarak biliriz. Dedemiz S. Cemal Sultanın Türbesi ve mekanı Afyon- İhsaniye- Döğer nahiyesi Tökelçik mevkinde, ilk Osmanlı yapısı, kesmi taş, iki kubbeli bir yapıya sahiptir. Avrupa konseyi, doğal ve kültürel varlıkları koruma envanteri Türkiye Eski eserler ve müzeler genel müdürlğü J 24 C-1/25000 Osmanlı XV.yy kayıtlı plan ve ceylan derisine yazılı bilgiler dosyası Afyon Müze Müdürlüğünden dosyanın fotokopisi elimizde mevcuttur. Tarih: 26/12/1985 Saadet Özgündüz Müze Müd. Vek. imzalıdır.
GÖZLEMLER: “Yapı avlu çevresindeki temellerden anlaşıldığına göre, bir zaviye özelliğnde olmalıdır. Bugün bile halk tarafından ziyaret edilmekte ve hastalar (özellikle karın şişkinliği için) tutunarak iyileşmektedir. Bu Tekkeyle 84 yaşında olduğnu söylenen İsmail AYTAR adlı kişi ilgilenmektedir. Tekkeye gelip kurban kesilmektedir. Tekki çinde ve dışında toplum 11 mezar vardır.” deniliyor.
TORNU NURİ CEMAL (DERVİŞ CEMAL)’e gelince: Tunceli- Hozat- Mezra Köyünde kışın ortasında meşe göğerttiği rivayet ederler. Ancka; şunu unutmamak gerekir. “Mezar taşları ile, hiç birimizin övünme hakkı yoktur” marifet o güzellikleri biz yakalamalıyız. (Hüseyin Yalçın(Hü-Ya))
Soyda secerede olduğu gibi. (Mustafa Özer(Mu-Öz))
BÜTÜN OCAKLARIN AYNI ÖNEMDE OLUP OLMADIĞI
Evet. Bütün ocaklar hepsi amcazadedirler. Ayrım olamaz. (İsmail Türker (İs. Tü.))
Kök aynıdır. (Kalender Topalcengiz (Ka. To.))
Evet. (Kazım Bayram (Ka. Ba.))
Bence bütün ocakların statüsü birdir ve eşittir. (Halil Buğa (Ha.Bu.))
Her ocak imamlalra dayanıyorsa, eşit statüdedir. El ele, el Hakka kavli mucubine birbirlerine bağlıdır. Pir pire, Pir bire bağlıdır. (Hasan Dedeoğlu (Ha. De))
Seydi Saadet Evlad-ı Resul dediğimiz ocakzadeler baktığımızda icraat, görev ve kökenlerinin aynı olduğunu görüyoruz. El ele, el Hakka anlayışı vardır. Büütn bu ocaklar Hacı Bektaş-ı Veli’ye bağlanarak, onu mürşid olarak kabul etmişlerdir. Bu da bütün ocakların aynı statüde olduğunu göstermektedir. (Hasan Müldür(Ha. Mü)) (Ali Asker Müldür(A. As. Mü))
Hz. Ali’nin soyundna gelenlerin hepsinin ocağı aynı statüdedir. (Hasan Yasevioğlu(Ha. Ya))
Masayı kazıma bağlıdır. Hünkar Hacı Bektaşa bağlıdır. (Haydar Aslan(Ha. As))
Eşit statüdedir. Biri birine pir ve talip olmuştur. Piri olmayan Alevî değildir. (Hasan Şanlı(Ha. Şa))
Bizce, bütün ocaklar eşit statü de değildir. Ocakların değişik sistemlerinden dolayıdır ki yol birdir, sürek değişiktir, denile gelinmiştir. (Hıdır Yıldırım(Hı. Yı))
Değişik yollara ayrılmış. (Hüseyin Er(Hü. Er))
Evet bence eşit statüdedir, çünkü hespide tek kelime ile “doğruluğu ve doğru yolu göstermektedir”. (Hüseyin Kırca(Hü. Kı))
Evet bütün ocaklar eşittir, artış ise (Pir Sultan Keçeçi Baba) Kerem ehli Kul Himmed zatlarla çoğalmıştır. (Hüseyin Özgeoğlu(Hü. Öz))
Bence aynı ölçüdedir. Kavram olarak hep aynı yerlerde yer alıyoruz. Aynı amacı güdüyor ve aynı inancı savunuyourz. (Hüseyin Şahin(Hü. Şa))
Bana göre bütün ocaklar eşit statüdedir. (İsmail Eker(İs. Ek))
Manevi bakımdan bilemem vazife bakımından tabi herkesin görevi ayrıdır üstünlük söz konusu değil. (İsmail Özcan(İs. Öz))
Evet. (Kazım Kızılgöz(Ka. Kı))
Evet hepsi eşit statüdedir. (Mahmut Akbulut(Ma. Ak))
Değildir çünkü herkesin kendi hizmeti ve manevi değeri farklıdır. Ama şu da bir gerçek el ele el hakka bu da isbat ediyorki ikrar vermek el tutmak birlik ve beraberliği sağlayıp yolu yürütmek.(Mahmut Gökçe(Ma. Gö))
Ocaklar dirdir. (Mehmet Başpınar(Me. Ba))
Bütün ocaklar eşit statüde değildir. Çünkü ehlibeyt soyundan gelen seyitler köklü ulu ağaçlara benzer dalları budakları meyveleri varır. Yılların yılı nesli dede olarak süre gelmiştir. Bugün ayaktadır, hala talibi irşat edip yönlerdiriyorlar. Ikinci söz ise Hacı Bektaşi Velinin nazar ettiği kişiler var bunlar da ermeni, rum,talip, muhip olanlar da vardı. Hacı Bektaşi Velini nazarı o kişilerin üzerinde idi. Bu şahıs öldükten sonra nazar kendisi ile gitti o keramet evlatranı geçmedi. Işte oldu ki köksüz ağaç dedelik nesli devam etmedi. Bilip fark edenler için apacık bellidir ki Bektaşilik baba ile idare ediliyor. (asıl ile vekil) bir olmaz. Peygamberimiz buyuruyor ki; (asil asildir) sözü kendi soyuna bağlanmasıdır. Baba işi en fazla Batı Anadolu ve Trakyadadır, Doğu illerimizde baba bulunmaz seyit nesli ocakları çoktur. (Mehmet Çelik(Me. Çe))
Ocakların bir kısmı Horasan Pirleri bir kısmı da Rum erenleridir. Bunlar, ilk kuruluş olan “KIRKLAR MECLİSİNDE” olduğu gibi, “EL ELE EL HAKKA” dırlar. Bu konuda anlamlı bir deyim söylenirdi: “Eri erden seçen kördür, cahilin ardından giden kör oğlu kördür.”
Elimizdeki secerelerde açıkça görüyoruz ki, bu ocaklar biri birine “Allah eyvallah” diyerek “ikrarbend” olmuşlar... “ALİ’DİR MUHAMMED, MUHAMMED ALİ/SIRRI MURTAZA’DIR BEKTAŞ-I VELİ” bilerek, Hace Bektaş Veliyi “SERTAC” edinmişler. Aslında, her “yol” oğlu yola taliptir. Yolun Pir’i Şahi Merdan Ali’dir. Birimiz kırk, kırkımız bir olmalıyız. Yolun Ulu zatları bu soruların cevabını asırlar önce, bizim izah edemiyeceğimiz şekilde, şiir ve düz yazı ile izahını yapmışlardır.Fethi Erdoğan (Fe-Er)
Değildir. Çeşitli ocaklar vardır.Abdullah Ceylan (Ab-Ce)
Evet.Abdullah Tayyaroğulları(Ab-Ta)
Ocaklar Evladı-Resul ise bütün ocaklar eşit statüdedirler. Evladı Resul değilse eşit olması mümkün değil. Evladı Resul olmayan bir kişinin zaten ocağı olmaz.Ahmet Karanfil(Ah-Ka)
Bizim ocağımız Baba Mansur’a bağlıdır. Ocaktan üstün ocak olabilir ancak Baba Mansur ocağından üstün ocak yoktur.Ahmet Turgut(Ah-Tu)
Evet. Ali Canpolat(Al-Ca)
Er erden seçilmez. Ali Metin(Al-Me)
Şimdi ben bütün ocaklara saygı duyuyorum. Arada farklılıklar olabilir bunlar gelenek göreneklerden kaynaklanan bir şey alevilikte merkezi sistem olmaması doğal diyorum. Ali Osman Bozdemir(Al-Bo)
Bence ocaklar eşit değildir. Fakat kademelidir. Çünkü bazıları nefes evladıdır, bazıları bel evladı, bazılarıda kız evladı olduğundan kademelidir. Bertal Yıldırım(Be-Yı)
Hayır ilyetli ve ilyetsiz. Celal Kami(Ce-Ka)
Eşittir. Celal Özkan(Ce-Öz)
Eşittir.Celal Yüksel(Ce-Yü)
Gerçek ocakları birbirinden ayırmak yanlış olur. Fakat zamanla çok sahte ocaklar olmuştur. Onun için bunu ayırt etmek gerekir. Buda Cem Vakfı na düşer. Eskiden beri el ele, el hakka denilmiştir. Bu yüzden herkes ikrarını bilmeli ve tanımalıdır.Cemal Güler(Ce-Gü)
Hepsi aynı.Cemal Mutluer(Ce-Mu)
Evet bütün ocaklar aynıdır. Hepsine sağgım vardır.Cemal Sevin(Ce-Se)
Bence bütün ocaklar kendi talibi üzerinde aynıdır. Çelebi Eken(Çe-Ek)
Post sahibi ocak hizmet sahibi ocak.Divane Ay(Di-Ay)
Bence, bütün ocaklar eşittir. Çünkü hepsi bu kültüre ve aleviliğe hizmet ederler.Elvan Çelen(El-Çe)
Eşit statüde değildir. Bektaşıler baba tayin eder. bunlar hizmet görür. Aleviler dikme tayin eder, bunlar hizmet cem yapamaz. Ancak balım sultan sohbeti yaparlar. Feyzi Erdoğan(Fe-Er)
Bence bütün ocaklar eşittir.Hasan Akkaya(Ha-Ak)
Herşey makamına göredir. Ben 3.posta sahibim.Muharrem Arslan(Mu-Ar)
Ocaklar aynı statüde değildir. Ocaklar birbirlerine ikrar vererek ağu içende son bulmuştur. Yani son mürşit ağu içen ocağıdır. Yani birbirinden farkı birinin diğerine pir,mürşit,veya rehber demesinden kaynaklanıyor. Murtaza Dinçer(Mu-Di)
Bütün ocaklar aynı amaç içini ilerlediklerinden eşittirler.Musa Çetinkaya(Mu-Çe)
Ehlibeyt ve on iki imam soyundan gelenlerin ocakları eşittir.Mustafa Başaran(Mu-Ba)
Bizce Hacı Bektaş veliye bağlı ocaklar aynı eşit statüde aynıdır. Ocakları hepsini bilemiyorum. Bizce Hacı Bektaş veliye bağlı olmayışlarıdır.Mustafa Doğan(Mu-Do)
Eşit statüdedir.ocakların biri birini görmesi bağlanması bir elin diğer eli yuması gibidir. Bir ast üst rütbe düşünülmez. Görev bölüşümüdür. Sıra ve kıdem vardır.Mustafa Güvenç(Mu-Gü)
Farklı, farklı ocaklar var. Onların hepsinide seviyoruz. Bağrımıza basıyoruz. Yeterki bu ocak sahipleri layıkıyla görevlerini yerine getirsinler. Fedakarlıktan kaçınmasınlar. Hepsini aynı statüde görerek birbirinden ayırmıyoruz. Niyazi Arslan(Ni-Ar)
Oniki ocak eşittir.Nuri İmre(Nu-İm)
12 ocak aynı soydan aynı ırktan gelmiştir. Aynı neslin çocuklarıdır. Biri birinden ayırt edilemez. Hizmedi merdan olan laiki sultandır.Paşa Akkaya(Pa-Ak)
bence bütün ocaklar aynı statüdedir. Öyle olması lazım.Remzi Erdoğan(Re-Er)
bizce bütün ocaklar eşit statüde değildir. Onun için ocakların değişik olmamalı işlekleri bir yerde birlik beraberliği sağlamak gerekiyor mademki aleviliğin oluşu ve bir değişiklik olmamalıdır.Rıza Aslan(Rı-As)
bütün ocaklar eşit statüdedir.Rıza Büyükşahin(Rı-Bü)
bizce bütün ocaklar bir değildir. Bektaşi ocakları doğrudan Hacı Bektaş veliye bağlıdır. Mesela hubuyar ocakları avuiçen, bostankolu gibi bir çok ocaklar vardır. bunlar Hacı Bektaş velinin dervişleridir. Bunlarda birer ocak olmuşlardır.Rıza Özer(Rı-Öz)
Zaman zaman tartışma konusu olan bir durumdur. Bazı ocakalr kendileri diğer ocakalrın üzerinde görürler ve kendilerini pir kapısı olarak atnıtmaya bütün ocakalrın üzerinde sayarlar. Bence bu yanlıştır. Çünkü, bütün ocaklar on iki imam soyundan gelen erenlerin evliyaların evlatlarıdır. Hepsi de Hüğnkar Hacı Bektaşi Veli’ ye hizmet etmişlerdir. Pir Hacı Bektaşi Velidir. Başka ocakalrın Piri yoktur. Pir ocağının bekçilerde bu gün bir Pir ocağı mutlaka aranacaksa çelebile soyudur. Hepimiz Hacı Bektaş evlatalrıyız. Böyle anlamsız tartışmalara girmek yersizdir. Sebeplerini düşünmek bir isteiyorum. Eğer amaç talip üzerinde hak sahipliği ise bırakın bunları da talip kendi halletisn sana gereken değeri mutlaka verecekelrdir. Üstünlük tartışmaları artık bitsin herkes işine baksın diyorum. Seyfi Oğuz (Se-Oğ)
Bütün ocaklar Ehli-beyt’e ( on iki imama) dayandığından eşittir. Çektikelri çile ve kerametleri farklı olsad a hepsi bir babadan (Hz. Ali’ den) gelmiştir. Şinasi Erdoğan (Şi-Er)
Alevilik inancına göre piri pirinden ayıran kördür denilmektedir. Bu bakımdan ocakzadelerin birbirini kıskanıp ayrım yaratmasınlar birbirini çekiştirmesinler aynı yolda hizmet etmektedirler. Şevki Demir (Şe-De)
Değildir. Dikmelikten olanlar var. Dede soyundan gelenler var. Hamza Hoca Toraman (Ha-To)
Bütün ocakalr eşit statüye sahiptir. Yusuf Çalışkan (Yu-Ça)
Evladı resulse eşittir. (Nevzat Demirtaş(Ne-De))
Bir defa Ehlibeyttan gelen ocakzadelerle; babalık kolundan gelenler bir olmaz. o zaman Alevî edep erkanı alt üst etmiş olur ve ikrarımıza ihanet etmiş oluruz. Cenabı Hakkın; “Ehlibeyte yüklediği yol göstericilik” görevine ihanet etmiş oluruz. (Kuran Ra’d (13) 7. Ayet) Yalnız önemli bir nokta var. ocakzalerde aklını başına almalı. Yok benim ceddim daha büyüktür. Alemin mürşidiyim. Bütün ocaklar bize bağlıdır gibi Evladı resule yakışmayacak böbürlenmelerden kurtulmalıyız. İşbirliği içinde toplumumuzu örgütleyerek, “Evrensel Alevî Kültürü”ne kavuşturmalıyız. (Hüseyin Yalçın(Hü-Ya))
Olabilirde olmayabilirde. (Mustafa Özer(Mu-Öz))
BİLDİKLERİ ALEVİ OCAKLARI
Babamansur Ocağı, Cemal Seyid Ocağı, Sarı İsmail Ocağı, Hacımsultan Ocağı, Hızırsamut Ocağı, Karaahmet Ocağı, Abdal Musa Ocağı, Sarısaltuk Ocağı, Babaresul Ocağı. (İsmail Türker (İs. Tü.))
Ocak çoğalmaz, nesil çoğalır. Ocak sayısı hayli çoktur. (Kalender Topalcengiz (Ka. To.))
Çoğalmakla. (Kazım Bayram (Ka. Ba.))
Baba Mansur, Kureyşan ve Derviş Cemal Ocağı gibi çok ocaklar var. (Halil Buğa (Ha.Bu.))
Kalender Veli , Hacı Ali Turabı Veli, Hacı Muradı Veli, Mehmet Abdal ve Garip Musa gibi ocaklar vardır. Ocakların çoğalması ise bu ocak evletlarındna bazıların göç sebebi ile adlarına ayrı Ocaklar oluştuğu kanaatindeyim. (Hasan Dedeoğlu (Ha. De))
Benim bilebilldiğim, gördüğüm ve duyduğum kureyşan ocağı, Baba Mansur ocağı, Ağuçan ocağı, Dreviş Cemal ocağ, Sarısaltık ocağı, Hıdır Abdal Ocağı’dır. Ocak olarak odını duyduğumuz ocaklar var. Ancak bunların kaynağını, geçmişini bilmediğimiz için güvenilir. Olup olmadıklarını bilemiyoruz. Yani bunlar hakkında fazla bilgiye sahip olmadğımız için buraya almadık. Araştırılıp orataya çıkarılması gereklidir. (Hasan Müldür(Ha. Mü)) (Ali Asker Müldür(A. As. Mü))
Kesi rakamını bilemiyoruz. (Hasan Yasevioğlu(Ha. Ya))
Değildir. (Haydar Aslan(Ha. As))
Siz de biliyorsunuz. (Hasan Şanlı(Ha. Şa))
Değişik ocakların sayısılarından 31 tanesini uzaktan biliyorum. Ağuçan, İmam Zeynel Abidin, Karapirbad, Karadonlu Canbaba, Şeyh Bircan, Gözü Kızıl, Şeyh Çoban, Şeyh Samit, Şeyh İbrahim, Dede Kargılılar, Seyyid Baba, Sarı Saltık, Baba Mansur, Kureyşan, Derviş Cemal, Celal Abbas, Garip Musa, Hüseyin Abdal, Pir Sultan, Koca Haydar, Sarı Medin, Üryan Hızır, Seyyid M. Hayrani, Seyyid Sabur, Hubyar Sultan, Ansa Ballılar, Hıdır Abdal, Seyyid Baba, Tahtacılarnı Yan Yatır ve Emin Beyli Ocakları gibi Ocaklardır. (Hıdır Yıldırım (Hı. Yı))
Bektaşi Hupyar, Pir Sultan, Hadadatlı Ağucan, Kureyşan, Baba Mansur. (Hüseyin Er(Hü. Er))
Hubyar Sultan(TOKAT), Abdal Musa(ANTALYA), Kat Baba(TOKAT), Hasan Dede Ocağı (NEVŞEHİR), Pir Sultan Ocağı(SİVAS) öncellikle şunu belirteyim ki günümüzde de yaşadığımız açık örnekleri gibi örneğin bir ailede üç çocuk varsa o üç çocuğun fikri de, zikri de farklıdır. Bundan kastım eğer günümüze kadar süre gelen aslı Hakikat olan Alevîliğin ve Alevî insanlığının tüm felsefenin özünü yaşamış ve yaşıyor olsalardı. Günümüzde belkide bütün dünyada Alevî ocaklarından geçilmez, iktidar ve etkin olurdu. Tarihsel açıdan bakıldığında sıkmı yerlerdeki içine kapanmalar. Bir çok olumsuzluklara, eğitimsizliklere, çobancsız sürünün dağılarak çeşitli nedenlerler helak olmuş ve sadece kendimi sıkı sıkıya yola bağlamış kişiler dimdik ayakta kalmalarıyla beraber adını, şanını, öğretisini yaşatabilmiş ve halende totprak olsa bile onlar yaşamaktadırlar. Bütün doğrularıyla. Diğer anlamda ise yolu sürne pirlerin bağlılığı ve onlara bağlı olanların doğru yetiştidği neisllerin (Soyun) durumundan kaynaklanmaktadır. (Hüseyin Kırca(Hü. Kı))
Bildiğimiz ocaklar; Eraslan Ocağı, Pir Sultan Ocağı, Kul Himmed Ocağı, Hubuyar Ocağı, Keçeci Baba Ocağı, Güvenç Abdal Ocağı, Gözü Kızıl Ocağı. (Hüseyin Özgeoğlu(Hü. Öz))
Hz. Pir, Sarı Saltık, Güvenç Abdal, Karaca Ahmet, Hubayır, Şeyh Yakup, Koyun Baba, Pir Sultan, Seyyid Ali Sultan. (Hüseyin Şahin(Hü. Şa))
Gözü Kızıl (Seyyid Ali Sultan)
Seyyid Garip Musa Pir Sultan Abdal
Celal Abbas İmam Zeynel
Şah İbrahim Seyyid Mahmud Hayranı
Hıdır Abdal Kureyşan
Dede Garhın Sarı Mecdin
Koca Haydar Seyyid Sabur
Güvenç Abdal Yanya tar
Sarı Saltık Üryan Abdal
Baba Mansur Hubyar Sultan
Karadonlu Can Baba Ali Baba
Hüseyin Abdal Hüseyin Gazi
Avuçen Koca Leşkerli
Ebulvefa Mehmed Dede
Emirbeyli Seydim Sultan
Cemal Abdal Yatağan Baba
Cibali Sücaattin Sultan
Kabak Abdal
Kara Pirpat
(İsmail Eker(İs. Ek))
Bildiğim 12 ocak aklımda kalanı yazayım. 1- Baba Mansur 2- Kureyşan 3- Ağuçan 4-Abdal Musa 5- Sarı Saltık 6- Derviş Cemal 7- Pir Sultan Abdal (İsmail Özcan(İs. Öz))
Zürrüyet çoğalımından (Kazım Kızılgöz(Ka. Kı))
Baba Mansur, Şehamet Dede, Hacı Kureyş, Avucanlı, Üranhızırlı, Kızıldeli, Abdal Güveç, Derviş Cemal, Kabinlerden dolayı artmaktadır. Babadan oğula geçmektedir. (Mahmut Akbulut(Ma. Ak))
Kırklar cemini tamamlamak: Koca Haydar, Baba Mansur, Kızıldeli, Zeynel Abidin ocağı bizim pirimiz İzzettin Doğan Kızıl Deli evlatları Sivas Yıldızeli’nde İzzettin Doğan dede Malatyalı artışın gerçekleşmesindeki birinci sebep Hünkar Hacı Bektaşı Veli’nin Anadoluya ayak basandan sonra Alevîlik daha da kuvvetlenmiştir. Ve ocakzade dedeler Hünkarın etrafında toplanıp kuvvetlenmiştir. Böylelikle başta Anadolu olmak üzere balkanlara yayılmıştır. (Mahmut Gökçe(Ma. Gö))
Ehlibeyite bağlı olan ocaklar hepsi haktır. (Mehmet Başpınar(Me. Ba))
Ocakların artışı; yola hizmet verip “ocak” olma niteliği kazanan “Eren”lerin görev nasibi almalari ile artmış olabilir. (?) Ocak adları ise, Cem Dergisinin Ekim-1998/83 sayısının 36 sf.da bildiğimiz ocaklar verilmiştir. Ilave edebileceğimiz şunlardır: Koca Seyyid, Şıh Çoban, Karadonlu Cânbaba.....Fethi Erdoğan (Fe-Er)
Nesimi keşliği mavısarda çoğ ocağı Ankarada memlik ocağı.Abdullah Ceylan (Ab-Ce)
Sarı Saltık, Auçan, kreş, seyitcemal, sultan cemal abdal, sinemilli, seyit sabun, baba mansur, ali abas, yeni imamların çıkışıyla.Abdullah Tayyaroğulları(Ab-Ta)
Bizim yörede Kureş ocağı(hacı kureş), baba mansur ocağı, ağucanlar, kudanlar, gaziler, hüseyinnanlar ocakları vardır. Evladı resul soyunun çoğalmasında isim ve lakaplarında kerametlerinde çoğalmışlardır. Bunun yanında dikme ve atamalar, sahte ocaklarda türemişlerdir.Ahmet Karanfil(Ah-Ka)
Sarı Saltık, Kızıldelil, Derviş Cemal, Cemal Abdal, Şeyh Çoban, Kureyşan vb.Ahmet Turgut(Ah-Tu)
Zeynel Abidin-Ağu içen (Baba mansur-Kureyşan,Kalender vs.). Ali Canpolat(Al-Ca)
Çok cakları tanırım. Hepsi H.Hacı Bektaş veliye bağlıdır. Nesil çoğalmıştır. Ali Metin(Al-Me)
Ocak olarak fazla bilgiye sahip değilim bildiklerimi sayayım. Seyit ali sultan, abdal musa sultan, otman baba sultan, kaygusuz abdal. Ali Osman Bozdemir(Al-Bo)
Bazı belli başlı mansur, hacı bektaşı veli, taptuk emre, abdal musa ve çelebilerdir. Bunlara benzer daha birçok ocaklar vardır.Bertal Yıldırım(Be-Yı)
Zeynal abidinden başlamıştır. Kör bir dal bindir.Celal Özkan(Ce-Öz)
Abdal Musa, Sarı Saltuk, Pir Sultan Abdal, Şüraattin veli, Battal Gazi, Mansur ocakları Hacı bektaşı velinin kısmet vermesiyle artış olmuştur.Celal Yüksel(Ce-Yü)
Çok sayıda ocak vardır. belirttiğim gibi bunlardan sahte olanlar ayrılmalıdır.Cemal Güler(Ce-Gü)
Üryan hızır, ulaşoğlu, hızır abdal, kureyş devamı var.Cemal Mutluer(Ce-Mu)
Ağuçan kureş , baba mansur, siahmet dede, cemal abdal, hızır uryov,gül cemal.ismini şu anda hatırlayamadığım daha da vardır.Cemal Sevin(Ce-Se)
1.ağu içen,2.cemal abdal,3.gaba abdal,4.şah ibrahim,5.hubyar,6.kızıldeli,7.pirsultan,8.şehçoban,9.üryan hızır,10.şeh seladin,11.güvenç abdal,12.imam rıza, böyle bir çok ocak var.Çelebi Eken(Çe-Ek)
kureyş, baba mansur, ağuicar,sarı saltık,derviş cemal, seyitşaban,cervişgevr,şeyh ahmedi yasevi,uryan hızır,hübyat, ocaklarıdır.Divane Ay(Di-Ay)
hümmetçi ali baba yağmuroğlu, güvenç abdal, avu içen, hıdır abdal, keçeci, hubyar,kreşan,pircan,pirsultan, kul hümmet, akkocasultan, ahuoğlu.... gibi. Hacı Bektaş-ı veli döneminden sonra, zamanla ocaklardan el tutarak, erişen insanların çoğalmasıyla ocaklarda çoğalmıştır. Elvan Çelen(El-Çe)
Sultan seyyit battal gazi ocağı, veli baba ocağı,hünkar Hacı Bektaşi veli ocağı,şeyh şücaattin veli, koçu baba, kemal sultan,pir ahmet efendi, hüseyin gazi ocakları. Ocak sayılarındaki artışlar baba tayinleri ile artış göstermiştir.Feyzi Erdoğan(Fe-Er)
Ağı içen, şah ibrahim,imam rıza,hacım sultan,seyid ali sultan, sultan sinan,hubiyar,kaba aptal,dede kargın,samıt uşağı,keçeli baba,baba mansur,imam zeynel evlatları..... evladı resulün gerçekleşmesi ile o da gerçekleşmiştir.Hasan Akkaya(Ha-Ak)
Kul hümmet, ahu baba,hubuyar, geyikli baba, bostankolu ocağı,pir sultan ocağı vardır. ocaklar hünkar zamanında dağılmıştır.Muharrem Arslan(Mu-Ar)
Belki hepsini bilemem ama bildiklerimi sayayım. Ağuiçen,celal abbas,sarı saltık,derviş cemal,hıdır abdal, baba mansur, hacı güreş,seyitsinemil,seyitsaban,yanyatır, pirsultan,Hacı Bektaş.Murtaza Dinçer(Mu-Di)
Avuçan, ürrüyen hızır, baba mansur, hacı güreyşen, sarı saltuk, hüseyin abdal mılayap, zeynel abidin, hübeyer sultan,yalınyak.Musa Çetinkaya(Mu-Çe)
Zeynel abidin ocağı,hıdır abdal ocağı, askolanın dışında dikme dedelerle çoğalmıştır.Mustafa Başaran(Mu-Ba)
Ağuçen ocağı,hıdır abdal,abdal musa,zeynel abidin, güvenç abdal, keçeci baba,pir sultan,kul hümmet,seyitbilal ocağı,şeh yakup ocağı, hasan halife,hubyar devlet o dalda hizmet yürüten evlatları ile gerçekleşmiştir.Mustafa Doğan(Mu-Do)
Sarı saltık,otman baba,turabı muradı,hıdır abdal,ağu içen,üryan hızır, kalender veli,hasan dede,sücaettin veli, şah ibrahim vs.Mustafa Güvenç(Mu-Gü)
Dikmeler.Nesimi Demir(Ne-De)
Yöremizde şu an ismini hatırlayabildiğim ocaklar şunlardır: ağu içen ocağı,şeyh mansur ocağı, üryan hızır ocağı, kureyşan ocağı,doğrudan Hacı Bektaş çelebilerine bağlı olanlar. Bu ocaklarda kendi aralarında bölünerek çoğalmışlardır. Her ocağın içinde çıkar davaları meydana gelmiş herkes kendi menfaati doğrultusunda çekerek yeni bir ocak yaratmıştır. Işte burda alevi bektaşi toplumunun birlik ve beraberliğini bozmaktır.Niyazi Arslan(Ni-Ar)
Seyit mahmuti heyrani, hacı kureyş ocağı, baba mansur avçan baba. Yürüyen hızır, şeyh ahmet, derviş cemal. Nuri İmre(Nu-İm)
Erdebil tekkesinde ocak 24tür. Hacı Bektaş dergahında ocak 12 dir.Paşa Akkaya(Pa-Ak)
Seyyit bttal gazi piri baba, kul himmet, gibi.Remzi Erdoğan(Re-Er)
Bildiğimiz ocaklar ahucan ocağı,hubyar ocağı, pir sultan ocağı,güvenç abdal ocağı, ve daha bir çok ocaklar vardır. ali baba ocağı.Rıza Aslan(Rı-As)
Mevcut alevi ocakları bildiğim kadarıyla: imam zeynel abidin, üryan hızır, baba mansur, ahu can, şah ibrahim veli.Rıza Büyükşahin(Rı-Bü)
Alevi ocakları 12 post olduğuna göre 12 ocak olması lazım şimdi 12 değil 22 ocakdanda fazla ocakların ismi.Hacı Bektaş veli,hacım sultan,hubuyar ,avuiçen,abdalmusa,gözügızıl,bostankolu,şah ibrahim,sarı ismail,hıdır abdal,balım sultan,pir sultan ocakları çoğalması her yörede her köyde bir evliya türbe bulunan yerlerdeki bazı insanların bu türbelere hizmetler yapmaları dolaysı ile böyle birçok kişilere halk tarafından ocakzade demeleri dolayısıyla ocaklar çoğalmıştır.Rıza Özer(Rı-Öz)
Bildiğiniz Alevi ocakları Saru Saltuk, Ağuiçen Köse Süleyman, Yanyatır Ocağı, dede Garkın, Üryan Hızır Ocağı, Abdal Musa Ocağı Baba, Mansur Ocağı ve kul Himmet Ocağı daha birçok ocaklarımız avrdır. Kanaatime göre ocakların kökü yıllar geçtikçe sülale çoğaldıkça bazı isimler altında toplanmış olabilir. Mesela İmam Zeynal Abidin Ocağındanım diyor. İmam Zeynal Abidine çıkan kaç ocak var? Bunu araştırmak lazım. dikkat edilirse ocakalrın geneli Hünkar Hacı Bektaş Veli zamanından veya zamanından sonra gelen Evliyaların adlarını taşıyorlar. Seyfi Oğuz (Se-Oğ)
Dedeler toplantısına geldiğimde derlediğim ocak ve dergah isimlerini fotokopi olarak Cem Vakfına bıraktım. Halka önderlik eden erenelrin bazıları olağan üstü güç ve keramet göstermiş veya büyük çileler çekmiş dolayısıyla ondan sonra gelenlerden bazıları o zata bağlılığını ifade ederek ki soyu mutlaka on iki imama dayanıyordur, o zatı ocakzade yapmışlardır. Şinasi Erdoğan (Şi-Er)
Baba Mansur Kuraşanlı Üryan hızl İmam Rızalı Şah Ahmet Yesevili Hıdır Abdallı ve birçok ocakalr vardır. Sayısının nasıl çoğaldığından bilgim yoktur. Şevki Demir (Şe-De)
Şeyhbeller, Ağuca, El Abbas, derviş Cemal, Kureyş. Hamza Hoca Toraman (Ha-To)
Zeynel Abidin, Ali seydi, dede Kargın, Sultan Yusuf, Kızıl Deli, Hacım Sultan vs. Yusuf Çalışkan (Yu-Ça)
Seçeresi ve halkın doğruladığı ocak, ocaktır. (Nevzat Demirtaş(Ne-De))
OCAKZADELER;
1- Şeyh Ahmed Dede
2- Ağuçanlar
3- Derviş Cemallar
4- Sarı Saltuklar
5- Baba Mansurlular
6- Kureyşanlılar
7- Karaca Ahmet Sultanlılar
8- Abdal Musa Evlatları
9- Seyyid Sabun Evlatları
10- Şeyh Safi Evlatları
11- Şeyh Delil Berhcan Evlatları
12- Celal Abbas Evlatları Dersim yöresindeki.
OCAKLAR;
1- Kızıl Veli evlatları
2- Nuri Dede evlatları
3- Kara Pirvat Evlatları
4- Şeyh Aziz Mahmut Evlatları
5- Şeyh Hasan Evlatları
6- Şeyh Çoban Evlatları
7- Nuseyri Musa-i Tusi evlatları
8- Üryan Hızır Ocağı
9- Hızır Abdal Ocağı
10- Cemal Abdal Ocağı
11- Munzur Abdal Ocağı
12- Yalıncak Abdal Ocağı
13- Sultan Abdal Ocağı
14- Sultan Munzur Evlatları
15- Keçeci Baba Ocağı
16- Sinemenli Ocağı
17- Yunus Mukri Köse Süleman Ocağı
18- Hubuyar Ocağı
19- Seyyid Garirp Musa Ocağı
20- Mehmed Abdal Ocağı
21- Şah İbrahim Ocağı
22- Hasan Dede Ocağı
23- Seyyit Hacı Ali Ocağı
24- Şah Kalender Ocağı
25- Fikri Sinan Ocağı
26-Şah Mahmut Veli Ocağı. Bu ocakları yazarken sayıyı daha da arttırabiliriz. Ancak bir gerçeğide vurgulamak gerekliliğine inanıyorum. O da şu, bu ocaklar var olmasına var. ama hangi ocak on iki imamlardan gelip gelmediğini hak bilir. Dileriz ki hepimiz asli görevlerimizin bilincine varır, çağımızın koşullarına ayak uydurarak toplumumzu aydınlığa çıkarırız. (Hüseyin Yalçın(Hü-Ya)
On iki imam evlatlarının marifetleriyle ve kerametleriyle gerçekleşmiştir. (Mustafa Özer(Mu-Öz))
OCAĞA BAĞLI TALİPLER
Takriben 2000 haneye yakın olup, Sivas, Erzincan, Tokat, Çorum, Amasya, Kayseri ve yurt dışında bulunmaktadır. (İsmail Türker (İs. Tü.))
Türkiye’nin her yöresinde mevcuttur. (Kalender Topalcengiz (Ka. To.))
Çeşitli yerlerde. (Kazım Bayram (Ka. Ba.))
Bizim ocağa bağlı onbinlerce taliplerimiz vardır. Ama ben gitmediğim için dağlımını ve sayısını pek bilemem. Köylerde, şehirlerde ve yurt dışına dağılmışlardır. (Halil Buğa (Ha.Bu.))
Ocağımıza bağlı Talipler, Çankırı, Ankara, Kırıkkale, Bursa, Eskişehir köy ve şehir merkezlerine göç etmiş olup, çoğu Ankara merkezindedir. (Hasan Dedeoğlu (Ha.De))
Ocağımıza bağlı talipler, özellikle köylerin boşalmasıyla birlikte Tunceli merkez olmak üzere, Ankara, İstanbul, İzmir, Adana, Elazığ, Bursa gibi illere ve yurtdışına yerleşmişlerdir. (Hasan Müldür(Ha. Mü)) (Ali Asker Müldür(A. As. Mü))
Köyde şehirde, evet(Haydar Aslan(Ha. As))
Dersimi teşkil eden seydan ve sığ hesenan aşiretleri tümü derviş cemal talibidir. Kardeş aşiretlerde kureyşan Talipleridir. Aşağı yukarı eşit statüde ancak derviş cemalın elindeki koç uşağı ve aşağı Babbasanları (Kör Abbasanlar) bizden dönüp Baba Mansura talip olmuş. (Hasan Şanlı(Ha. Şa))
Bizim ocağımıza bağlı talipler, yüz binlercesi vardı. Köylerde kpek azı kaldı. Genelde büüyük şehirlerde ve Yurt dışında bulunmaktadır. Gezgin dedeliğin bağı kopmuştur. Ve arayanlar da yoktur. (Hıdır Yıldırım (Hı. Yı))
Göndeste camiinde vrdır. Almanya da var. Amasya içinde var, olmasına rağmen bunun sebebi dede talipten talip dededen soğuyor. Buda evladın delilsi akıllısı dede olmasından gelir okuyan olsun. (Hüseyin Er(Hü. Er))
Bir konuda Örn; dedelerin dağınıklığını göz önünde bulundurursak ki taliplerin durumunda tahmin edebilirsiniz. Öyleki heksez her yerdre bir göçebe durumunda herkes her yerde gurbetçidir. “çoğunluğun” malum adresleri sürekli değişim halindedir. Geri kalanın ise zaten dedelere yakın bölgelerde yerleşim halindedir.(Hüseyin Kırca(Hü. Kı))
Tokat, Sivas, Yozgat, Amasya civarında talipleri vardır. Kuruski Köyü. Bize bağlı olan Almus Kazasının Gölgeli Köyü, Çambulak Köyü Artova kazasının Gün Çalı Köyü, Niksar Kazasının Leyis ve Ara köyü, Turhal kazasının içi, Zile kazasının Ali Hoca Köyü, İmirdolu Köyü, Baculu Köyü, Sivas Yıldızeli kazası Arlan Doğmuş Köyü, Tokat Merkez Ohtap Köyü, Kızıl Köyü, Döllük Koyö, Dive Köyü, Çiftik var. Şehir olarak Antalya, Ankara, İzmir, İstanbul Gölcük, Bursa da vardır. Almanya, Fransa da vardır. (Hüseyin Özgeoğlu(Hü. Öz))
Şu anda köyde bulunan az sayıda geriye kalanlar şehirlere ve yurtdışına gittiler ve orada ikamet ediyorlar. (Hüseyin Şahin(Hü. Şa))
Bana bağlı taliplerim. Ankara, Çorum, İstanbul, Sivas ve Eskişehir yörelerindedir. Yurt dışında da olanları da var. (İsmail Eker(İs. Ek))
Ocağımıza bağlı talipleri il olarak şöyme Tunceli, Erzincan, Bayburt, Gümüşhane, Sivas, Kayseri, Adana, Kahrammaraş şu anda İstanbul İzmir, İzmit, gibi illere dağılmış yurtdışı Almanya, Avusturya, Hollanda gibi ülkelere dağılmış bulunmaktadırlar. Başka bilgim yok. (İsmail Özcan(İs. Öz))
Ardahan Damal civarında, Sivas-Yıldızeli civarında, Çorum-Alaca civarında Manisa-Salihli civarında ve Ege Bölgesinde Çepni aşireti. (Kazım Kızılgöz(Ka. Kı))
Çok dağılımları var. Hepsinin nerelerde olduğu hakkında bilgimiz var. (Mahmut Akbulut(Ma. Ak))
Bizim ocağa bağlı taliplerin dağılımı şöyle; Yozgat, Çorum, Sivas, Divriği Köyde olanlar yurt dışında en çok Ankara da oturuyor. (Mahmut Gökçe(Ma. Gö))
Dünyanın her yerinde. Mesela K. Maraş, G. Antep, Kayseri ve kazaları, köyleri dahil(Mehmet Başpınar(Me. Ba))
Kendi oacağımıza bağlı olan taliplerimiz her vilayette var. Çoğunluğu Arguvan kazasına bağlı köyler, kendi köyümün bütün civarları Şah İbrahim talibidir. Kangal kaza civarları, Yazıhan civarları ve Tokat, Amasya illerinin köylerinde çoğunluk vardır. zaman, çağ, ortam köyleri yarı yarıya boşalttı. Geçim sıkıntısı, ekonomi arayışı çeyiştil illere göç yaptılar en fazla İstanbul, İzmir ve Ankara gibi şehirlerde çoğunluk var. Bir kısmı ise yurt dışında Almanya, Hollanda, Fransa gibi devletlerlde işçi, memur olarak çalışıyorlar. (Mehmet Çelik(Me. Çe))
Bu sorunuzun cevabını 3.ncü sorunuzun cevabında vermiş bulunmaktayım.Fethi Erdoğan (Fe-Er)
Türkiye ve Avrupada.Abdullah Tayyaroğulları(Ab-Ta)
Ocağımıza oniki aşiretten talipler vardır. Bunlar yurt içi ve yurt dışında dağılmış durumdadırlar.Ahmet Karanfil(Ah-Ka)
Bizim ocağımıza bağlı talipler Türkiye’nin her tarafına dağılmış oldukları gibi yurt dışında da vardırlar.Ahmet Turgut(Ah-Tu)
Taliplerim:Elbistan,Pazarcık,Çağlayan,Cerit,Gaziantep,İskenderun,Mersinİsviçre,Almanya,Fransa,İngiltere,Kanada gibi yerleşim birimlerindedirler.Ali Canpolat(Al-Ca)
Sivasın birçok köylerinde şarkışla da, divriğide malatya ve köylerinde taliblerimiz vardır. Ali Metin(Al-Me)
Taliplerim nerede olduklarından haberi vardır. Hepsiyle görüşüyorum. Ali Osman Bozdemir(Al-Bo)
Hınız, varto,tunceli, adana, erzincan, mersin ve daha birçok bölgede yaygın vaziyette dağılmışlardır.Bertal Yıldırım(Be-Yı)
Doğu anadoluda olup her tarafa dağılmıştır. Ocağımızın genelde yüz binlerce olduğunu sayısını kesin olarak bilmiyorum.Celal Kami(Ce-Ka)
Yurt içine yurt dışına dağılmışlardır.Celal Özkan(Ce-Öz)
Şehirlere dağılmıştır. Evet. Celal Yüksel(Ce-Yü)
Ocağımızın birinci dereceden temsilcisiyiz. Bize tüm ocaklar bağlıdır. Fakat yinede zamanla bazı taliplere gidebiliyoruz. Mesela Kümreş aşireti,zeve aşireti ve hemen hemen tuncelinin çoğu, Erzincanın tercan köyleri, Kelkit köyleri, Maraş,Sivas ve malatyanın çoğuna gideriz. Şimdiyse bunlar Almanya,İstanbul,Ankara,İzmir ve başka illere dağılmışlardır.Cemal Güler(Ce-Gü)
Köylerde ve şehirlerde.Cemal Mutluer(Ce-Mu)
Evet köyde birgülde istanbulda izmirde ve yurtdışında.Cemal Sevin(Ce-Se)
Biz ocağımıza bağlı taliple çevre köylerimizde çorum köylerinde istanbulda tokat köylerinde erzincanda erzurumda elazığda malatyada amcazadelerimiz ve taliplerimiz var.Çelebi Eken(Çe-Ek)
Tunceli,sivas,erzincan,adana,malatya,adıyaman,mersin,izmir,istanbul,kayseri ve daha bir çok yerde talibimiz var. Tabi yurt dışındada.Divane Ay(Di-Ay)
Taliplerimiz tokat/zile kazasının güzelbeyli kasabası alibağ köyü,saraç köyü.kurupınar köyü,zile,turhal,ankara,istanbul,izmir,antalya vs.yerlere göç edenler vardır. ayrıca; almanya,fransa, isviçre, avusturalya dada vardır. Elvan Çelen(El-Çe)
Taliplerimiz her yerde var.Feyzi Erdoğan(Fe-Er)
Şehirde çocukları okumak, köyde iş ve ekmek icabı talipler içinde dağınık yerlerde oturabiliyorlar. Fabrikalarda çalışanlarda vardır.Halil İbrahim Dişli(Ha-Di)
Üryan hızıra bağlı olan talipler Türkiyenin dört bir köşesinde mevcut. Erzincan,sivas,malatya,maraş,ankara,istanbul......Hasan Akkaya(Ha-Ak)
Taliplerimin çoğunluğu istanbul içindedir. Köyde olanda var. Yurtdışında talibim yoktur.Muharrem Arslan(Mu-Ar)
Bizim ocağa alevilerin bulunduğu her yerde talip vardır.Murtaza Dinçer(Mu-Di)
Sivas zaranın karabel aşireti muhammed eşkeroğluna bağlıdır.
Tunceli kuzat,ovacık, aşireti muhammed eşkeroğluna bağlıdır.
Erzincan avşin aşireti muhammed eşkeroğluna bağlıdır.
Çorum alaca aşireti muhammed eşkeroğluna bağlıdır.
Avrupaya kadar yayılmıştır. Muhammed eşkeroğlunun türbesi kemah boğazında şehit olmuştur. En yakın mekanı olan erzincanın pahışdaş kasabasında türbesi şu anda burdadır.Musa Çetinkaya(Mu-Çe)
Köyde, istanbulda,denizlide,manisada malatyada ve yurt dışında.Mustafa Başaran(Mu-Ba)
Bizim ocağımıza bağlı taliplerin her biri ayrı ayrı yerlerde mesken kurdukları için bir tarafa babab bir tarafa amcamın gitmesiyle olmuştur. Köyde,şehirde yurt dışında bulunuyorlar. Yurt dışında bulunanlar istek yaparlarsa gidip orada hal ve arzularını yerine getiriyoruz.Mustafa Doğan(Mu-Do)
Var.Mustafa Güler(Mu-Gü)
Evet. Bugünki tarih itibariyle evet. Eski geçmişteki kaybolan taliplerin şehir ve köy olarak bilmiyoruz. Istanbul, aydın, çankırıda çok talip gidilmemiş zayi olmuş.Mustafa Güvenç(Mu-Gü)
Evet.Nesimi Demir(Ne-De)
Gölbaşındaki her canımız bir taliptir. Burada halkın yanı alevi kesiminin geneline hitap etmek zorundayız. Bizim talibimiz olmuş veya olmamış çokta önemli değil. Önemli olan Alevi olarak kültürüne sahip çıkmasıdır. Köylerimizde dahil olmakla beraber 10 veya 12 bin civarında bir alevi kitlesi vardır.Niyazi Arslan(Ni-Ar)
Hepsi şehirlerde yaşıyor.Nuri İmre(Nu-İm)
Istanbulda, malatyada,sivas yöresinde,erzurum yöresinde,tunceli yöresinde, erzincan yöresinde,maraş ve adanada vardır. yurt dışında da vardır. taliplerimiz ismi geçen şehirlerde mevcuttur.Paşa Akkaya(Pa-Ak)
Ocağımıza bağlı talip sayısı duyumuma göre kalabalık bunlar çevre il ve ilçelerin köylerinde ve şehirlerde yaşıyorlar.Remzi Erdoğan(Re-Er)
Ocağımıza bağlı talipler ve bizim taliplerimiz köyde ve istanbul yurt dışında yok.Rıza Aslan(Rı-As)
Ocağımıza bağlı talipler malatya,adıyaman,maraş,adana,mersin,iskenderun,suriye,halep ve şam,istanbul, izmir ve almanyada.Rıza Büyükşahin(Rı-Bü)
Bize bağlı taliplerin dağılması yani köydeki talipler geçim hususunda büyük şehirlere taşınmışlar onun için her tarafa dağılmıştır. Bu yüzden gitmek görmek zordur.Rıza Özer(Rı-Öz)
Biizm talipleirmiz Çepni alevileridir. Yerleşim yerleride tarafımızca çok iyi bilinmektedir. Çepniler, balıkesir, Manisa, İzmir, çanakkale ve Bursa aydın olmak züere geniş bir haritayı kapsarlar. Bu vilayetlerde toplam 100 ün üzerinde Çepni yerleşim merkezleri (köy) mevcuttur. Tahtacılar hariç. Bir çok da Tahtacı Köyü vardır. Onlar bizim teliplerimiz değildir. Hayat şartları gereği bir kısmı şehir veya kasabalara yerleşmişlerdir. Bir ksımı yurtdışına gitmiştir. (Daha çok Balıkesir Merkez Köy çepni’leri) Gerekirse bütün Çepni Köylerinin isimleri açıklanabilir. Seyfi Oğuz (Se-Oğ)
Biliyorsunuz doğu illeri batıya göç ettiğinden ocağımıza bağlı taliplerimiz İstanbul, Ankara, İzmir, adana gibi illere dağılmış durumları vardır. Kalanlar ise Elazığ, Tunceli, Erzincan, Erzurum, Gümüşhane, bayburt illeri ve köylerinde yaşamlarını sürmekte. Bir miktarıda Avrupa ülkeleinde çalışmaktadır. Ayrıca uzun süredir Bursa’ da olduğumdan, dedeleri gelip gitmeyen talipleride vekaleten Pirlik yapmak suretiyle bilgilendirmekte ve ibadetlerini yaptırmaktayım. Şinasi Erdoğan (Şi-Er)
Kendim ve bende önceki dedem, babam, taliplere gitmemiştir. Ocağımıza bağlı bir çok talip vardır. Değişik yerlerde ikamet etmektedirler. Şevki Demir (Şe-De)
Esas *inirimdir. Balebeyler. Hamza Hoca Toraman (Ha-To)
Karadeniz, İç Anadolu, Ege ve Güneydoğu Anadolu Bölgeler yoğunlukta olmak üzere ve yurt dışı, komuşu devletlerde bulunmaktadır. Yusuf Çalışkan (Yu-Ça)
5000 ciltdedir yukarda köyde kentte yabancı ülkelerde var. (Nevzat Demirtaş(Ne-De))
Derviş Cemal talibi olarak Ovacık ve Hozat yöresinde 23 Şeyh Hasan aşireti var. Kimisi köylerde, kimisi kentlerde, kimisi yurt dışında. (Hüseyin Yalçın(Hü-Ya))
Eyyup Uslu, Fevzi Erdoğan, Yıldıztepe mahallesinde.(Mustafa Özer(Mu-Öz))