Dedelerden Gelen Toplu Yanıtlar, 1998, (5 .Bölüm)
DEDELERİN ALEVİLİKLE İLGİLİ SORULARIMIZA VERDİKLERİ YANITLAR 5. BÖLÜM
(Ayhan AYDIN’ın hazırladığı sorulara 16/18 EKİM 1998 CEM VAKFI ANADOLU İNANÇ ÖNDERLERİ BİRİNCİ TOPLANTISI Öncesi Ve Sonrası Dedelerin Toplu Cevaplarıdır.)
DERLEYEN: AYHAN AYDIN
1998
Aşağıda, Alevi Dedelerine yönelttiğimiz sorulara karşılık onların verdikleri yanıtlar hiçbir müdahale olmadan olduğu gibi verilmiştir.
ALEVİ AHLAKINDA DEDELERİN GÖREVLERİ
Ahlak yönünde başta dedenin ahlakı ve hareketleri dürüst, bilgili, ahlaksal yönleri düzgün olmayan dede tabiki talibi arasında etkisi olmaz ve olamazda. (İsmail Türker (İs. Tü.))
Kesinlikle uygulanır. Çok etkiliyor ve uyguluyorlar. Uygulamaya devam edeceğiz yöğmül kıyamet. (İsmail Yalçın (is. Ya.))
Irk, cins, mezhep ayrılığı gözetmemesi insan hukukuna saygı göstermek Ehl-i Beyti, Mustafa’yığ sevmek, yaymak, inanmak, Ehl-i Beyte inanmak ayetlerle, hadislerle mevcuttur. Üç varlık üzerinde tartışılmaz Allah, Resulullah ve Ehl-i Beyt hakkında tartışmak mümkün kılınmaz. (Kalender Topalcengiz (Ka. To.))
Doğruluk ve saygı. (Kazım Bayram (Ka. Ba.))
Alevi ahlakın kökleşip yayılmasındaki katkı dedelerin büyük payı olmuştur. Bu nedenle iletişimi iyi kurup. Halkımızı kötü ahlaktan korumuş ve uyarmışlar. (Halil Buğa (Ha.Bu.))
Dedeler, kendi dedelerine görülüp, rızalık olmalı, eline, diline, beline sahip emin ve örnek kişiler olmalı taliblerde bunlara uymak suretiyle görevini yapmış olurlar. (Hasan Dedeoğlu (Ha. De))
Alevî ahlakının kökleişp yayılmasında dedelerin görevi şu olmalıdır; ele, dile, bele sahip olmayı kedri nefsi için dilediğini başkası için dilememelidir düsturuna herkesin uyulmasını sağlamalıdırlar. (Hasan Hüseyin Aslan(Ha. Hü. As))
Bütün ahlaki kanularda her zaman dedeler kendilerinin uygulamadıkları hiçbir şeyi taliplerine öğütlemezler, uygulamasının istemezler. Dedeler her zaman yaşantılarıyla örnek insan konumunda olmuşlarndır, örnek alınmışlarldır. Dedeler böyle olmasalardı 1400 yılıdır süren bu yol bu günlere kadar gelemezdi. Kimseyi incitmeme ilkesinin dedelerl tarafından uygulanması hem bu kültürü yaşayan insanlır barış, hoşgörü içinde yaşamasını sağlamış, hem de Alevîlerle diğer toplumlar arasındaki diyalogun temelinin hoşgörü ve barış üstüne kurulmasına neden olmuştur. Ve bugün bütün insanlığın özlemi olan barış, hoşgörü vb. değerlerin bir hayat tarzı haline gelmesini sağlamıştır, uygulanabilir olduğunu açıkça göstermiştir. (Hasan Müldür(Ha. Mü)) (Ali Asker Müldür(A. As. Mü))
Hz. Muhammed ile Hz. Ali’nin kurduğu bu yolu bugüne kadar dedeler sürdürmüştür. Devamlı yol göstermiştir. İncin, incitme Hünkar Hacı Bektaş-ı Veli’nin sözüdür. Bu sözü Alevîler kendilerine felsefe olarak kabul etmiş ve dini inanç olarak kabul etmişlerdir.(Hasan Yasevioğlu(Ha. Ya))
Alevî ahlakının kökleşmesinde elbette dedelerin katkısı var ama gönül gözü açık dedenin, maalesef ahlakın kirlenmesinde de kör dedelerin katkısı var. (Hasan Şanlı(Ha. Şa))
Her şeye rağmen Alevî ahlakı kökleşmiş, Alevî dedelerin verdikleri düşkünlük felsefesi etkili olmuş, son zamanlarda bu etki önemini kayıp etmiş yeni yetişen gençlerin karşı çıkmaları daha etkili olmuştur. (Hıdır Yıldırım(Hı. Yı))
1300 yıldan beri canı ile kanı, bazen kitlesi ile katledilen dede bu ilkesinden ödün vermemiş ve hak gönül alçağında felsefesiyle başarmışlar.(Hüseyin Kaplan(Hü. Ka))
kötülükleri önlemek(Hüseyin Er(Hü. Er))
Sorunuzdan anladğım kadarıyla Alevîlik hoşgörüye dayalıahlaki yönden akılcı doğruluğu dayatmaktadırr. Bakınız tarikat ahkamında altı nesne farzdır buyrulmakta, bunlar; cömertlik, marifet, yakınlık, sabır, tevekkül ve tefekkür. Tarikat erkanında altın nesne farzdır. Ilim, uysallık, rıza, şükür, zikir ve uzlet. Birde şunu inceleyelim. Aliyyel Murtaza “Meyan bestenin şeddi on dört nenne ile açılır, buyurmuştur. Sofrası açık olmalı, kapısı açık olmak, alnı açık olmak, kulağı açık olmalı, dili açık olmak, keremi açık olmak, kademi açık olmak, eli açık olmak, lutfu açık olmak, cömertliği açık olmak,huyu açık olmak, yakını açık olmak, tevekkül ehli açık olmak, fatiha okumak bir de Pir Hünkar Hacı Bektaşi Veli Hazretlerinin birkaç sözüne değinelim. Incinsende incitme, düşmanın da insan olduğun unutma, eline, beline, diline,aşına,işine, eşine sahip ol. Ve daha bir çok erenlerin güzle akılcı, ahlaklı, doğru felsefeleri özüyle öğrenen her kim Alevîliği rededebilir ki ne diyor Yunus Emre bir gönül kırdın ise kıldığın namazdeğil, görüyorsunuz ki felsefeyi ben denizde bir damlanın binde bir hücresini kısa olsun diye dile getiriyorum önemli olan felsefeyi kavramaktır. (Hüseyin Kırca(Hü. Kı))
Alevî ahlakını kökleştirip yayılmasında en büyük pay Hacı Bektaşı Velinin sözü eline, beline, diline sahip olmalarını ve kimsenin incitmemelerini Alevî felsefesini dedeler tam manasıyla uygulamasıdır. (Hüseyin Özgeoğlu(Hü. Öz))
Alevîliğin yayılmasında dedelerin rolü büyüktür çünkü dedeler gittikleri her yerde katıldıkları her toplantıda Alevîlik hakkında bilgiler dağıtır. Doğru yolu gösterir. Kardeşlikten ve kul hakkından bahseder. Barıştan söz eder. (Hüseyin Şahin(Hü. Şa))
1400 yıllık süreçte Alevî kültürünü bugüne taşıyan insanlığa, insanlara değer veren, herşeyden üstün olan insanoğlu olduğunu tüm varlıklarnı insanoğlu için yaratıldığını ve Cenabı Allahın onun kalbinde yuvasını yapması, insanın kütsiyetini ifade etmektedir. (İbrahim Doğan(İb. Do))
Dedelik görevi yapan bu kişiler örnek davranışlarda bulunmuşlar ve incindikleri halde kimseyi incitmemişlerdir. (İsmail Eker(İs. Ek)
Alevî ahlakının kökleşmesinde dedelerin rolü büyüktür ve görevlerini başında gelir kimseyi incitmemeyi felsefesini içtenlikle benimsemişler ve uygulamışlar. (İsmail Özcan(İs. Öz))
Yüzde yüz(Kazım Kızılgöz(Ka. Kı))
Alevî dedelerin görevi büyük bir rol oynamıştır. Dedler tarafındna kemseyi incintmeme şartıyla kimseye hor gözle bakmamak şartıyla kim olursa olsun hoş görüp iyilikle karşılayacaksın.(Mahmut Akbulut(Ma. Ak))
Başta insan sevgisini aşılamak, çünkü insanı sevmeyen Alalhı sevemez. Cenabı Hak ademi kendi sıfatından yarttı. Hallac Mansur, Nesimi Sultan birer Alevî önderleridir. Anel Hak demekle Alalhın varlığını, insanda bulmuşlardır. Onun içindir ki dedeler daima dürüst namuslu ve çalışkan olur. kul hakkı yemeyin. Elinize, dilinize, belinez sahip olun. Bugüne kadar Alevî toplumu ayakta kalmışsa dedelerin toplumu bilgilendirim, eğitmesiyle mümkün olmuştur. (Mahmut Gökçe(Ma. Gö))
Dedeler Emevi, Abbasi ve ondan sonra ehlibeyit sevgisini güderek kayretini çekerek hatta Osman zülmundan bugüne getirdiler. (Mehmet Başpınar(Me. Ba))
Dedeler Osmanlı Yavuz dönemlerinin baskı, zulüm ve sitemin olduğu dönemlerde dede kırık sazı ile Alevî toplumunu zincire dizer gibi kenetlemiş birbirine müsahip yaparak kopmaz bir ikarra ile bağlamış hepsi kardeş lopu kuvvetlenmişler birlik yapmışlar. Kılıç kalkan, sine büryan, baş açık, ayak yalın şeref ve hukuklarını koruyarak mertliklerinden taviz vermeyerek Atatürk Cumhuriyet gününe kadar süre gelmişler dedeler şunu söyleşi kul hakkı yemeyin, can incitmeyin, ikrarınıza sarılın, inkar etmeyin sözlerine sadık kalmışlar böylece ikrar sürüp gidiyor. (Mehmet Çelik(Me. Çe))
Aleviliğin inanç ve felsefesi, AHLAKSAL YAŞAMA dayandığı için, saltanat ve sömürüden yana olan hiçbir hükümdarın işine gelmemiştir. Böylece de her devirde Alevilik, iktidardaki hükümdarlara hedef olmuş ve zulme uğramıştır. Işte bu kahır ve zulüm altında, sarp yörelere kaçıp gizlenen Alevileri, her zorluk altında arayıp bulan ve onlara iki telli kırık sazı ve sözlü gelenekten öğrendiği bilgileriyle eğitip “yolu-erkânı” öğreten “dede”lerdir. Her türlü zulme ve katliamlara rağmen, “incinsen de incitme” prensibi “ana ilke” sayılmıştır. Dede hiç bir şey bilmemiş ise, talibine: “ELİNE-DİLİNE-BELİNE sahip, EŞİNE veİŞİNE sadık ol!.. demiş ve “insan-ı kamil” olmanın yolunu talibine öğretmiştir.Fethi Erdoğan (Fe-Er)
Alevi felsefesini, örf ve adetlerini inancını halka öğretmiştir. Hacı Bektaşi Veli kültüründe ve Aleviliğin özünden gelen bir kuraldır. Incinirsen bile incitme.Abdullah Tayyaroğulları(Ab-Ta)
Aleviliğin günümüze kadar ulaşılmasında, her hangi birdeğişikliğe uğratılması dedeler sayesinde gelmiştir. Dedeler bu konuda büyük fedakarlıklar göstermişlerdir. Alevilik düşüncesinden felsefesinden insanın kutsal olduğunu insanı incitmenin gönül kırmanın önemli olduğunu her zaman ve her yerde dedeler tarafından anlatılmıştır.Ahmet Karanfil(Ah-Ka)
Dedeler alevi ahlakını kendi toplumları içinde yayma ve yerleştirme görevi yaparlar.Ahmet Turgut(Ah-Tu)
Bir kırık saz ve söz ile aleviliği günümüze kadar dedeler getirmiş.Ali Canpolat(Al-Ca)
Alevi ahlakının kökleşmesinde alevi dedelerin görevi oldukça önemlidir. Dedeler köy köy dolaşarak inanç ve ibadet öğretisi veriyorlardı. Kimseyi incitmeme felsefesi olumlu etkiler yapmıştır.Ali Doğan(Al-Do)
Incinsende incitme. Ali Metin(Al-Me)
Tabi yani bir talibi karşınıza oluyorsunuz ki bi kişi 30 yaşında ise on söylüyorsunuz kimseyi incitme elinle koymadığın alma fazla uzatmayayım nasihat veriyorsunuz oda bunlara sadık kalıyor. Bence iyi ahlak burdan başlıyor. Ali Osman Bozdemir(Al-Bo)
Alevi ahlakının kökleşip yayılmasında alevi dedelerinin etkin bir rolü olmuştur. Kimseyi incitmeme felsefesini benimseyen dedelerin insanlar üzerinde de etkisi görülmüştür. Bertal Yıldırım(Be-Yı)
Barış ve haktan ayrılmamak.Celal Kami(Ce-Ka)
Incinsende incitme. Celal Özkan(Ce-Öz)
Ilim ve nasihat etmek. Talip içinde gezmek.Celal Yüksel(Ce-Yü)
Burda dedelerin rolu büyük olmuştur. Kısa bir zamana kadar 30-40 yıl önce yol, telefon, ulaşım yokken köy köy yaya olark dolaşarak insanları irşat etmişlerdir. Belirttiğim gibi dedelik her zaman hizmet veren zahmet çeken yerine göre hürmet gören yerine göre zahmet çeken bir kurumdur. Horlansanda hizmetlerinden geri durmamaya çalışmıştır. Onun içindir ki o kadar bası, zülum ve haksızlıklara rağmen alevilik sönmemiştir. Cemal Güler(Ce-Gü)
Aleviliği dedeler yaymış.Cemal Mutluer(Ce-Mu)
Bu deyim bundan yetmiş sene evvel aynen uygulandı. Tabi ki o sıralarda dedelerin denetimindeydi. Ne zaman siyaset ön plana çıktı ki dedeleri sömürücü ilan ettiler. Ondan sonra bu kural uygulanmadı. Çünkü dedelerin çoğu talipleri bıkarıp evinde oturdu.Cemal Sevin(Ce-Se)
Dedeler dürüstlüğü ahlakını taliplerine öğretmiştir. Kimseyi incitmemeye yetim hakkı yenmemesini haramı zinayi yalanın alevi toplumunda olmadığını taliplerine kabul ettirmiştir. Çelebi Eken(Çe-Ek)
Kimseyi incitmeme ve geçinmek kesin koşuldur. Olumlu etkilenmiştir. Divane Ay(Di-Ay)
Alevi ahlakının kökleşip yayılmasında dedelerin köy köy, kasaba kasaba gezerek anlatmasıyla çok büyük rolü olmuştur. Dedeler; vermiş olduğu yüklerde “incinirsende incitme” felsefesine çok büyük önem vermiştir. Herkesin insan olduğunu,kimsenin kimsede hakkı olmaması gerektiğini açıklamıştır. Elvan Çelen(El-Çe)
Sevmeyi ve sevilmeyi öğretmiştir.Feyzi Erdoğan(Fe-Er)
Iyi bir vicdanla yürütebilmelidir.Halil İbrahim Dişli(Ha-Di)
Alevi dedelerin görevi birlik beraberlik olmuştur; felfesemizi ön safada tutmuştur. Barışı, birliği korumuştur ve gelecek nesile aleviliği temiz bir toplum olmasında etkilemiştir.Hasan Akkaya(Ha-Ak)
Dedeler alçak gönüllü olarak ve bilgili olaraktan oniki imamın yollarını söyleyerek kişileri davet eder.Muharrem Arslan(Mu-Ar)
Alevi ahlakının kökleşmesi dedelerin Ehl-i Beyt soyundan geldiğine talipler inanmıştır. Dedeler de kendilerini arı ve temiz tutarak topluma kanıtlatmışdırlar. Adaletli,davranışları kimseyi incitmemiştir. Dedenin verdiği kararın doğru olduğuna herkes inanır buna kimsenin itirazı olmaz.Murtaza Dinçer(Mu-Di)
Alevi dedeleri Hz.Muhammed ali nasıl islama öncülük yapmışlarsa dedelerde muhammed aliye inananlara ehli beyt sevgisi taşıyanlara dedeler öncülük yapmışlardır. Kimseyi incitmeme felsefesini Hz.Muhammed ali zamanından bu yana, Hacı Bektaşi veli ye kadar sürmüş, onan sonrada biz dedeler bu felsefeyi devam ettireceğiz. Alevi kültüründe en başta güzel ahlak kutsaldır. Eğer bir dede bile güzel ahlaka sahip değilse onun dedeliği kabul görmez. Hizmet erbabına haktır. Onun için kimseyi incitmeme felsefesini hiçbir kötü etkisi olmamıştır.Musa Çetinkaya(Mu-Çe)
Bütün zorluk ve baskılara rağmen bu işi buraya kadargetirmişlerdir. Aleviliği felsefi bir düşünceye oturtmuşlardır. Böylece alevi toplumu birlik ve beraberliğini sürdürmüştür.Mustafa Başaran(Mu-Ba)
Huzur ve sukuneti sağlamıştır. Hacı Bektaş velinin yoluna bağlılıkla olmuştur. Eline,diline,beline dürüst ol demekle ve aynı zamanda, incinsende incitme sözüyle sabit olmuştur.Mustafa Doğan(Mu-Do)
Sözlü edebiyattan yararlanarak Hz.Ali den bugüne sözlü olarak getirmektir.Mustafa Güler(Mu-Gü)
Dört can bir gömleğe girer pire varlığı ile teslim olur.Nesimi Demir(Ne-De)
Alevi ahlakının kökleşip bu günlere gelmesinde kimseyi incitmeme ve gönül yapma politikası önemlidir. Alevi dedeleride daima bu fikrin savunucusu olmuş cemaatine bu felsefeyi benimsetmek için yoğun çabalar harcamıştır. Niyazi Arslan(Ni-Ar)
Alevi ahlakı cemde,cemaatlerde toplama dede olan yumuşak dille,hak yoluyla taliblere ve insanlara kimsenin malına,canına,namusuna, haram yemeden doğru yoldan ayrılmamalarına yol gösterir.Nuri İmre(Nu-İm)
Aleviler birlik beraberlik devamlı aldıkları nasihat ve devamlı yapıcılıktır.Paşa Akkaya(Pa-Ak)
Alevi ahlakının kökleşip yayılmasında dedeler tüm alevilere her buluştuklarında iyi ahlaklı olmalarını nasihat etmişlerdir. Ve ahlakını bozanın huzura mahşerde ehli beytten şefaat beklememelerini öğütlemişlerdir.Remzi Erdoğan(Re-Er)
Alevi dedelerin kökleşip yayılması hünkar Hacı Bektaş velinin dedelerin dağılımında kendi mekanınıza sahip olun insanları incitmeyin felsefesi alevilikte ön plandadır.Rıza Aslan(Rı-As)
Alevi ahlakının kökleşip yayılmasında dedeler her 5-6 ayda bir talipleri başına toplar kimseye haksızlık etmeyin kimseyi incitmeyin ana ve babalarınıza saygılı olun. Insanlar arasında tefrik ve kin nefret buğuz düşmanlık yaratmayın yaratılanı yaradandan ötürü sevin hakka varma yolunun insandan geçtiğini öğütler.Rıza Büyükşahin(Rı-Bü)
Alevi dedelerinin görevleri insanları birbirleriyle bağlantı kurmaları ve küçük büyüğe her zaman saygı göstermektir. Büyüğünde küçüğe sevgi göstermesi ve insanlar birbirini hoş görü ile karşılaması her zaman iyi olmalarını bizim yolumuzda kötülük yoktur. Ve bizde silah yoktur. Bizim silahımız hoşgörü insanlıktır. Ve dedeler böyle sözlerle insanları birbirleriyle sevgi saygıyla bağlar.Rıza Özer(Rı-Öz)
Aleviliğin temel felsefesi birkere temiz ahlaka dayanır. Peygamberimizde şöyle diyor; ‘’ben temiz ahlakın tamlayısı olarak gönderildim.’’ Diyor. Hacı Bektali Veli eline, beline, diline sahip ol derken ‘’ahlakını bozma’’ diyor. Dedelerimizde bu desturları kendilerine rahber edinerek taliplerine temiz ahlakı yerleştirmeye çalışmaktadırlar. Cemlerde, diğer toplantılarda bu konuyu sürekli gündemde tutmuşlar. Ahlak dışı davranışlara kesinlikle itibar etmemişlerdir. Böyle olunca da her çeşit baskıya ve engellemelerle rağmen yolumuz günümüzde dim dik ayaktadır. Bunlar hep iyi ahlakın eserleridir. Aynı zmanda elleri öpülesi gelmiş geçmiş dedelerimizin. Hünkar hacı Bektaş veli diyor ki’’ incinsen de incitme’’ hoşgörünün izahı bu kadar böyle tarif edilebilir, milletimiz bu desturla yetiştiğinden iyilik, hoş görülük, temzi ahlaklılık ve misafirperverlik gibi asşil özellikelri üzerinde taşımaktadır. ‘’Alevi değilmi ağzından lokmasını al’’ derler. Niye çünkü onun yetiştiriliş tarzı gereği eredemleri taşır hoş görülüdür. Haksızlığa asla tahammülü yoktur. Dveletine ve milletine candan bağlıdır. Devlet kendilerine karşı görevini tam olarak yapmamasına rağmen onlar hep devletinin yanında olmaya devam etmişlerdir ve edeceklerdirde. Yüz yıllarca alevi toplumunun çektiği ızdırapları hiçbir millet çakmamiştir. Baskılara kıyımlara uğramışlardır, dağlarda saklanmışlar neden hep inançları uğruna yine de devletlerine hizmet etmekten geri kalmamışlardır am bugün bile hakaretlere uğramaktan hor görülmekten kurtulamamaktadırlar. Güzel ahlakımıza Muhammet Ali’ nin inayetiyle hak yerini bulacaktır. Biz dedelerin sarsılmaz inancımız budur. Seyfi Oğuz (Se-Oğ)
Alevi ahlakını deeler; önce kendileri yaşayıp örnek olmuş, sonra da ahlakasal yaşamı idame ettirerek yetişemediği yerlere dikme babalar (mürebbi) görevlendirerek devamlılığını sağlamış bu görevi zor şartlarda yapmıştır. Talipler (isteyen) dedeelrini her zaman örnek almış ve sözlerini buyruk saymıştır. Bu meyanda dedelerde taliplerini incitmemiş örnek olmuştur. Taliplerde yolumuzun erdemlerinden biri olan kimseyi incitmemeyii felsefe olarak kabul etmiştir. Bektaş-ı Veli’ de ‘’incinsende incitme’’ diyerek daha güzel br açıklık getirmiştir. Şinasi Erdoğan (Şi-Er)
Alevi ahlakının kökleşip yayılmasında şüphesiz dedelerin çok tkileri olmuştur. Eskiden beri süregelen eline, beline, diline felsefesi temel ilke olmuştur. Şevki Demir (Şe-De)
Cevap yok. Hamza Hoca Toraman (Ha-To)
Aleviliği insan sevgisi, hoşgörü, ileri görüşlü oluşu asırlardan beri dedeler tarafından anlatılarak her dönemde büyük zorluklar içinde, gizli, saklı, baskı altında bu adet ve törelei yılmadan sürdürmüştür. Onun içn dedelerin emeği çoktur. Bugün çağdaş bir toplum oluşumunda onların payı büyüktür. Yusuf Çalışkan (Yu-Ça)
Alevi ahlakının öğretmeni dedeelrdir. Çünkü tarikat kapısının 10 makamından biri ‘ele, bele, dile, sahip ol ‘’ bunun adına da ‘Edep’ diyoruz. Kişi önce edepli yani ahlaklı olmalı sonra da inançlı olabilsin. Dedelr,doğrudur cahildirler (şimdi böyle suçlanıyoruz) ama insanlara ahlak timsali olmuşlardır. Yalan söylemeyin, kul hakkı yemeyin, can incitmeyin, başkalarının namuslarına bakmayın, onları bacınız bilin, komşularınızın hakkını yemeyin. Eşinizi namus dışında boşamayın. Allah’ ın yarattığı herşeye sevgiyle bakın, yaradılmışı hoşgörün’ diye nasihat ederler. Bunun sayesinde Aleviler bugüne kadar can pahasına da olsa birliklerini ve inançlarını koruyarak geldiler. O kadar iftiralara, o kadar zulme rağmen Aleviler dedelerine çok şey borçludurlarç Alevilerde ‘kan davsı’’ yoktur. Niye? Kanı kanla yıkamazlar su ile yıkarlar. Dedeler hemen etkin olup cezasını biçtiği için kan davası yoktur. Yol budur işte. Ali Rıza Uğurlu (Al- Uğ)
Dedeler bunu talibe öğretmişlerdir. Kim kimi incitirse bizden değildir. Veli Tanrıverdi (Ve-Ta)
Yukarıdaki sorularda da yazıldığı gibi dedeler doğruluk sembolüdür. Muaviye yetiz mervan ve Abbasiler döneminde bile peygamberin torunları (Daima doğruyu görüp söyledikleri için) siyasilerin işine gelmemiş ve öldürtülmüştür. (Ali Özcan (Al-Öz))
Alevî ahlakının kökleşmesinde dedelerin rolü çok büyüktür. Çünkü; Alevî kültüründe insanın önemi büyüktür. İnsan cenabı hakkın yer yüzündeki halifesidir. Hakkın cemalini taşır. “Enel Haklık” vasıflarına sahip olan kutsal canlıdır. Onun için Hz. Hünkar “Kabemde Kıblemde insan”dır. Buyurmuştur. O nedenle de insan oğlunu incitmek istememiştir. (Hüseyin Yalçın(Hü-Ya))
Alevî dedeleri yoluna ve talibine sahip çıkmıştır. 12 imamlardan kalan süreyi sürmüşlerdir. Dedeler halkı daima sevgiye, barışa, iyiliğe yöneltmiştir. Alevîlik sevgi, barış yoludur. (Mustafa Özer(Mu-Öz))
EHLİBEYT SEVGİSİ
Dedeler dedesinin Ehl-i Beyt’ten geldiği için elbetteki etkisi vardır. Ama halk arasında Ehl-i Beyt soyundan olduğunu unutmamak şartıyla koç koyundan seçkin gerek. (İsmail Türker (İs. Tü.))
Mersiyeler yazdım bu unutulmaz bir olaydır. Ehl-i Beyte sahip çıkmayan Alevi olamaz, İslam’da olamaz. (İsmail Yalçın (is. Ya.))
Şura Süresi 23 ayeti göre Ehl-i Beyt sevilir. (Kazım Bayram (Ka. Ba.))
Ehl-i Beytsiz Alevi düşünülemez. Aleviliğin temel felsefesi Ehl-i Beyttir. Aleviler Ehl-i Beytin sevgisi ve hasreti ile yaşıyorlar. Ayrıca Ehl-i Beytsiz dede düşünülemez. (Halil Buğa (Ha.Bu.))
Şura suresi 23, Ahzap suresi 33, ayetleriyle ile Hz. Muhamed’in Ehlibeyti hakkındaki hadisleri... (Hasan Dedeoğlu (Ha. De))
Ehlibeyt sevgisinin Alevî Bektaşilikteki ve dedeler üzerinde etkisi şudur; Ehli-beyt deyince akla ilk gelen Muhammed, Ali, Fatıma, Hasan, Hüseyin efendilerimizdir, bunların sevilmesi Bunlara bağlılık şarttır. Pergamberimiz Muhammed S-A-V Size iki şey bırakıyorum biri Kuran birisi ehlibeytimdir. Bunlardan ayrılmayan bunları seven saadetdedir buyurmuştur. Bunalrı zikretmek bir ibadetdir, tarikatda beş düstura bağlanmak şarttır; 1. Tevhit, 2. Adalet, 3. Mübüvvet, 4. Imamet, 5. Maatdır. Tevhit ALLAHI güzel isimleri ile zikretmek, ehlibeytde selatı selam getirmek yani beş düstura bağlanmak dedelere ve talipleri şarttır. (Hasan Hüseyin Aslan(Ha. Hü. As))
Ehlibeyt sevgisi olmadan ne Alevîlik olur ne de dedelik kurumu olur. Zaten bu kurum ehlibeyt’in bağrından çıkmış hoşgörü, insan sevgisi, ahlak güzellği, kâmillik gib temellerin üstüne kurulmuş devam ettirilmiştir. Ehlibeyt deyiş, semahlarımızda, cemlerimizde, duaz-ı imamlarımızda kısacası hayatın her anındı anılır, söylenir. Özet olarak dedesi ve talibiyle Alevîler Ehlibeyt sevgisiyle yoğrulmuşlardır. (Hasan Müldür(Ha. Mü)) (Ali Asker Müldür(A. As. Mü))
Cenab-ı Hak’tan sonra ikinci bir sevgidir. Onlarnı sevgisiyle onların aşkıyla yaşıyoruz. Ehlibeyitni sevgisini bilmeylen ve sevmeyen islam olamaz. Allah’ı bilemez. (Hasan Yasevioğlu(Ha. Ya))
Ehlibeyt Muhammed’in ve Ali’nin ailesidir. Bugün dedelerin bu zırha bürünmesine (bilgisiz ve kör dedeler için söylüyorum)bir anlam veremiyorum. Bundan beş yıl önce idi Pir Sultan Abdal derneğniin bir dedeler toplantısında idi. Bir dede, Ahzap suresindeki 33İ’üncü ayeti okudu tanrı biz dedeleri arıtmış dedi, vay zavallılar. Ahzap suresindeki ayete zahiri anlamda yaklaşırsak peygamberin bütün kadınları dahildir. Batıni anlamda ise Ali, Fatma, Hasan ve Hüseyin’dir.(Hasan Şanlı(Ha. Şa))
Ehlibeyt sevgisi Alevîlikte ve dedeler üzerinde bir dini inanç baskısı etkisi olmuştur. (Hıdır Yıldırım(Hı. Yı))
Ehlibeyt sevgisi Şura suresinin 23 ayetiyle tanrının ehlibeyt sevgisini insanları farz kılınmasıyle ve Hz. Muhammed’in ehlibeytini emanet etmesi onların izinden gidilmesini tavsiye etmesiye ve onları daima temiz ve dürüst olmasıyla sevgisi kökleşti. (Hüseyin Kaplan(Hü. Ka))
Ehlibeyte sevgi ve saygı ile niyaz ederiz, metin ederiz ve Ali ve Fatma ile Peygamber torunları oldukları için sever, elifi okuruz. Ötürü yaradılmış, hoşgörürüz, yaradandan ötürür. Dedesini, anasını, babasını sevdiğimiz için severiz ve soyumuz ordandır.(Hüseyin Er(Hü. Er))
Siz bedende ki kalbin etkisini soruyorsunuz. Öyleki kalp olmadna beden ne iş yapar, topraksız çiçek nasıl açar bence uzun uzun anlatmaya gerekyok. “Olamzsa olmaz(dı)” (Hüseyin Kırca(Hü. Kı))
Ehlibeyit sevgisi Hz. Peygamberin ve Ali’nin oğullarının hak yoluna şehit olup Alevîlere unutulmaz acı dolu bir sevginin etkisidir. (Hüseyin Özgeoğlu(Hü. Öz))
Ehlibeytin verdiği gelenek ve görenekleri benimsemek ve sevmektir. (Hüseyin Şahin(Hü. Şa))
Ehlibeytin sevgisi olmayan Alevî olamadığı gibi dede de olamaz. (İbrahim Doğan(İb. Do))
Dünyayı nurlarıyla, bilgileriyle, ilimleriyle aydınlatan Ehilbeyitn Alevîlikteki önemi çok büyüktür. Alevîliğin tüm kaynakları Ehlibeyite bağlıdır. Alevîlikte Kuran ve Ehlibeyit iç içedir. Dedeler de ehlibeyit ilminden feyz almışlardır, ve o soydandırlar. (İsmail Eker(İs. Ek))
Ehlibeyt sevgisi Alevîlikte dedelerin üstünde çok büyük etkisi vardır ve Aelvî felsefesinin temelidir. (İsmail Özcan(İs. Öz))
Eline, beline, diline hakimliktir. (Kazım Kızılgöz(Ka. Kı))
Büyük bir rolü vardır. sevgi olmayan bir yerde Alalh yoktur. (Mahmut Akbulut(Ma. Ak))
Daima merhametli olmanın dürsüt olmanın çalışkan olmanın simgesidir. Ehlibeyit sevgisi. Çünkü kayret ve ilim Hz. Aliden kalmıştı. Hz. Muhammed buyuruyor ki; Ali ilmin kapısı ben şehriyim. Bu gibi ve daha hiç birini anlatmak mümkün. Dedelerde asırlardan beri Alevî toplumuna önderlik edip bilgi üretip toplumu aydınlatmışlardır. (Mahmut Gökçe(Ma. Gö))
Dedeler ehlibeyit soyundan olup ve sevgiyide dünya durduğu müdetçe sürecektir. (Mehmet Başpınar(Me. Ba))
Ehlibeyt sevgisi farz olarak kurandan ve sünnet olarakta peygamberimizden hadis olarak bildiriliyor. Kuran Şuara suresi 23ayet (gulla es eliküm aleyhi ecren lilel müvetdette fil gurba) açıklama (ya muhammedde ki peygamberliğin hadisinde ise aranıza çok kıymatli ve azim iki nesne bırakıyorum. (birini hakkın kuranıdır, birisi benim tahrir ve temiz olan ehlibeytimdir) bunları emanet etmiştir. Kurana ve ehlibeyte sarılan sarılmıştır. Sarılmayan ise kerbelayı kana bulamışlar 12 imamları sitem zulum altında bırakmışlardır. (Mehmet Çelik(Me. Çe))
Ehl-i beyt, Hz.Muhammed’in ev halkı ve ümmetine bıraktığı “iki emanet’ten biridir. Dedeler ve dedelere bağlılık duyan Aleviler, eriştikleri insanlık düzeyinin başarısını Ehl-i beyte borçludur. Aleviler, “ALLAH-MUHAMMED-ALİ” sevgisinin hasretini Ehl-i beytle giderirler. İnsan-i erdemlerin feyzini de Ehl-i beytten alırlar.Fethi Erdoğan (Fe-Er)
Ehl-i Beyt Hz.Peygamber Ali,fadime, Hasan ve Hüseyin’dir. Bunlar Alevilikte en büyük saygıyla,sevgiyle anılan ve zilar edilen Kur’anla eşdeğerdedir.Abdullah Tayyaroğulları(Ab-Ta)
Ehl-i Beyt sevgisi alevilik ve dedeler için herzaman temel öğedir. Çünkü Ehl-i Beyt Kur’anda belirtilmiştir. Ehl-i beyt sevgisi olmasaydı, bugün alevilik olmazdı.Ahmet Karanfil(Ah-Ka)
Ehl-i Beyt 12 imamdır. 12 imamı sevmeyen alevi olamaz.Ahmet Turgut(Ah-Tu)
Ehl-i Beyt sevgisi olmadan ne dede dedelik yapar. Ne talip taliplik yapar. Ne de alevilik yaşam biçimi günümüze kadar gelebilirdi.Ali Canpolat(Al-Ca)
Ehl-i Beyt sevgisinin Alevilikte temelidir, dedeler bu sevgiyi taşımıyorlarsa dede olamazlar.Ali Doğan(Al-Do)
Ikrar vermek,ikrarından dönmemek gelenin malı dönenin canı.Ali Metin(Al-Me)
Ehl-i Beyt sevgisinin bütün alevilerde ayrı bir yeri vardır. sevmek için tanımak yeterlidir. Yanı Ehl-i Beyt ev halkı anlamında çünkü dedeler Ehl-i Beyti dilinden düşürmezler. Ali Osman Bozdemir(Al-Bo)
Kur’andaki şura süresinin 23.ayetindeki mantığa dayanarak Ehl-i Beyte sonsuz sevgi ve saygı duymaları, iman ve itikatları güçlendirmektedir.Bertal Yıldırım(Be-Yı)
Incinirsende incitme. Celal Kami(Ce-Ka)
Içimizdeki inancın temeli.Celal Özkan(Ce-Öz)
Ehl-i Beytin yoluna ölmek. Ehl-i Beyte azık olmak.Celal Yüksel(Ce-Yü)
Ehl-i Beyt, Kur’anda islamiyet ile özdeştir ve birbirinden ayrılmaz. Ehl-i Beyte hürmet ve saygı Kur’an-ı Kerimin emir ve Resulallahın vasiyetidir. Ehl-i Beyt sevgisinden yoksun kişinin ibadeti gerçerli sayılmaz. Onların geçmiş hayatları insanlara güzel bir örnektir.Cemal Güler(Ce-Gü)
Ehl-i Beyti sever.Cemal Mutluer(Ce-Mu)
Bu sevgiyi dedeler ve talipleri cemlerde diz çökerek göz yaşları dökerek ifade ederler. Tabi ki bu yolda bu sevginin değeri ölçülmez.Cemal Sevin(Ce-Se)
Neslimizin Ehl-i Beyt soyundan olduğuna inandığı için Ehl-i Beytin uğradığı zulmü unutmamız mümkün olmadığından etkisi devam etmektedir. Çelebi Eken(Çe-Ek)
Ehl-i beyt sevgisi Kur’anı kerime uymakla eş anlamlıdır. Alevi herkes dede dahil tevella teberra ilkesine bağlıdır. Divane Ay(Di-Ay)
Ehl-i Beyt soy olarak Hz.Peygamberin torunları ve Hz.Ali, Hz.Fatımanın evlatlarıdır. Ehl-i Beytin vermiş olduğu haksızlığa karşı mücadele ve acımasızca kerbela da muaviyenin oğlu, emevilerin 2.halifesi yezid tarafından kerbelada susuz bırakarak acımasızca şehid edildiği nedeniyle; aleviler ve dedeler üzerinde büyük etkisi vardır.Elvan Çelen(El-Çe)
Ehl-i Beyt sevgisi aleviliği bu günlere getirmiştir. Nitekim Hz.Peygamber’imiz (S.A.V.) diyorki: şefaati li ümmeti men ehabbe Ehl-i Beyti. Açıklaması: benim şefaatim Ehl-i Beytimi sevenleredir. Bu ve daha bir çok hadislerdeki izahatlar Ehl-i Beyt sevgisinin en büyük sevgi olmasında etkili olmuştur.Feyzi Erdoğan(Fe-Er)
Ehl-i Beyti sevmekledir. Ve talip arasında hiçbir haksızlık yapmamakla olur. Insan hakkını çok iyi tanımakla yürütebilmelidir. Talipler arasında hiçbir fark yapmadan yürütmesi lazımdır.Halil İbrahim Dişli(Ha-Di)
Ehl-i Beyt sevgisinin Alevilikteki ve dedeler üzerindeki etkisi çok ûlvidir.Hasan Akkaya(Ha-Ak)
Ehl-i Beyt peygamberler ocağından gelir. On iki imamın horadeleridir. Alevilikteki Ehl-i Beytin yoluna gidecek kırklar cemine girecek yoluna devam edecek. Hz.Alinin yolundan ayrılmayacak.Muharrem Arslan(Mu-Ar)
Ehl-i Beyt sevgisi alevilerin ve dedelerin üzerindeki etkisi Allah, muhammed, ali üçgenine olan ve Ehl-i Beytinde Hz.Ali hz.fatime ana, hz.hasan,Hz.Hüseyin den gelen 12 imamlara olan saygı ve sevgisinden kaynaklanan bir durumdur. Murtaza Dinçer(Mu-Di)
Hz.Muhammed e gelen ayette söyle buyuruyor. Ey muhammed sana inananlarına şunu söyle: ben sizden ücret karşılığı bir şey beklemiyorum. Sorulan soruda o zaman ne bekliyorsun. Ben sizden benim yakınlarımı sevin sizden bunu bekliyorum. Ehli beyt sevgisi burdan başlamıştır. Hz.Muhammedın ehli beytleri (Hz.Ali,Hz.Muhammed in kızları Fatima,Zöhre,torunları hasan,hüseyin ve hatice-i kibriyedir.)Musa Çetinkaya(Mu-Çe)
Ehl-i Beyte yapılan haksızlığı kabullenmemişler ve onları önder olarak kabul etmişlerdir.Mustafa Başaran(Mu-Ba)
Ehl-i Beyt sevgisi Hz.Peygamber iki amenet bırakmıştır. Biri Kur’an biride ehlibeyitim demiştir. Bu sözlerden dolayı kurana, ehlibeyte önem vermişlerdir. Dedeler üzerindeki etkinliklerde bundan dolayı 12 imam yoluna bağlılıklarıdır. Mustafa Doğan(Mu-Do)
Çok iyi etkisi vardır.Mustafa Güler(Mu-Gü)
Ehlibeyte sevgi Allahın emri peygamberin vasiyetidir. Zulme karşı olma mazlumu koruma esirleri savma zulmu telin etmek imamları örnek alma gibi etkilenmiştir.Mustafa Güvenç(Mu-Gü)
Ehlibeyt sevgisi alevi bektaşiliğin temel taşıdır. Dedeler üzerindeki etkisi ise daha fazladır. Çünkü bulundukları mevkiye ehlibeyt sevgisiyle gelmişler kendilerini bu uğurda feda etmeye hazırdırlar.Niyazi Arslan(Ni-Ar)
Muhammed Ali, fatma fuzura,hatice küsre,imam atasan,imamı hüseyin,imamı zeynel abidin,imamı muhammed bakır,imam caferi sadık,imam musayı kazım, ali musa rıza, imam muhammed takki, ali hül nakkı, imam hasan alaskeri,imam muhammed meydi sahiula, ehli beyt sevenlerdir.Nuri İmre(Nu-İm)
Büyük saygı ve sevgi içinde inanmaktır.Paşa Akkaya(Pa-Ak)
Ehli beyt sevgisi taşımayan ne alevi nede dede olamaz. Sevgi olmayan yerde insanlık olmaz.Remzi Erdoğan(Re-Er)
Alevilikte ehli beyt sevgisi Hz.Muhammed mustafa ve Hz.Ali zamanında meydana gelmiştir. Ehli beyt muhammed ve Alinin en yakınları dedeler üzerinde etkileri önem taşımaktadır. Cemlerde her zaman 12 hizmetin yürütülmesi ehli beyti anıyoruz devamlı onların varlığından söz edilir.Rıza Aslan(Rı-As)
Ehlibeyt sevgisi şura suresi 23.ayete dayanarak Hz.Muhammed efendimizin size iki şey bırakıyorum bunları sevin ve sahip çıkın biri Kur’anı kerim diğeri ise ehlibeytimdir dediği için bunların sevilmesini taliplere tarafımızdan öğretilmiştir.Rıza Büyükşahin(Rı-Bü)
Ehli beyt sevgisi alevilikte ve dedeler üzerindeki sevgisi peygamber efendimizi bırakmış olduğu iki emanetin biri ehlibeyittir. Ehlibeyit hoşgörü ve sevgi saygı demektir.Rıza Özer(Rı-Öz)
Ehlibeyt kimdir? Ehlibeyt Ali Baba diye de anılan Hz.Ali, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’ den oluşan peygamberimizin en yakınlarıdır. Bunlara Ehlibeyt denir. Peygamberimizin son veda hacından dönerken Gedir Humma da söylediği Hutbe de şöyle demiştir. Ümmetim size iki şey bırakıyorum birincisinde Kur-an’ı Kerim iklincisinde Ehlibeytimdir diyordu. Dedeler üzeirnde etkisi bir kere dedeler seyittirler ve cetleri Ehlibeyt’ e dayanır. Tabi ki etkisi büyüktür. Peygamberimiz şöyle diyor; benim Ehlibeytim nuhun gemisi gibidir, binen kurtulacak diyor. Daha buna benzer bir çok kez Ehlibeytin önemini vurgulayan hadisleri mevcuttur. Peygamberimizin Ehlibeytine ve onun evlatlarına yapıkan kıyım İslam tarihinde birer kara leke olarak karşımızda durmaktadır. Sanki bu olacakları görmüş gibi Ehlibeytini korumaya çalışmıştır. Ehlibeyt İslam dininin temelidir. Seyfi Oğuz (Se-Oğ)
Dedeler kendileri Ehli-beyt’ tir. Yani insan tabiiki kendini sevr, Ali,evilikteki etkisi ise Ehli-beyt’in asırlardır fazilet sahibi olması ve zalimle mücadelede, haksızlıkla mücadelede hep başı çekip ser vermesinden ileri gelmektedir. Ve bu mücadeleler yanında ibadetlerinden taviz vermemiş talipleri bu özverilerinden dolayı Hanedan-ı Ehli-beyt’ i daha da çok sevmeye sevk etmiştir. Şinasi Erdoğan (Şi-Er)
Şüphezis aleviliğin temel inançsal olarak Ehlibeyt sevgisinden gelmektedir. Şevki Demir (Şe-De)
Hz. Ali ve evlatlarını sevmek, matem orucunu tutmak. Hamza Hoca Toraman (Ha-To)
Inanışımızın temeli Ehlibeyt sevgisi üzerinde kurulmuştur. Onun içindir ki yapılan dualar okunan deyişler, dökülen gözyaşları, allah, Muhammet, Hz. Ali ve Ehlibeyt içindir. Asırlardır bu svegiyi anlatmış Alevilerin çağdaş bir toplum olmalarında dedelerin büyük katkısı olmuştur. Yusuf Çalışkan (Yu-Ça)
Ehlibeyt sevgisi bizler üzerine farzdır. Çünkü Allah’ ın emridir. ‘’Ey Muhammet, ben tebliğlerimden ötürü ücret istemiyorum. Ehlibeytime medevvet istiyorum’’ Şua Suresi Ayet 23- Medevvet; Allah2 ın adıdır. Anlamı mutlak sevgi ve bağlılıktır. Alevilikte bunun adı ikrardır. ‘’Ehlibeytim ümmet için bir kurtuluş garantisi ve ümit aracıdır’’ Hadis- ‘Allah sizden kiri gidermek ve sizi tertemiz kılmak ister ey ehlibeyt’’ Ahzap Suresi 33. Ayet – Şura sıresinin 23. Ayetinde arapça olarak ‘Kurba’ sözcüğü geeçr. Kurba; Hz. Muahmmet’ in yakın akrabalarıdır. Yani HZ. Muahmmet’ in ev halkıdır. Kısaca Ehlibeyt’ tir. Biriler bu Kurba sözcüğünün Allah’ a yakınlık diye tanımlayıp zalimleride bu ayete dahil etmek istemişlerdir. Kurba sözcüğü Kur-an’ da 16 yerde geçer. (bakara Suresi 83, 177- Nisa 8,36-enfal 41-Rum 38-haşr 79 Kur-an’ da mübahal olayı var. ‘Gelin oğullarımızı ve oğullarınızı,kadınlarımızı ve kadınlarınızı, bizleri ve sizleri çağıralım’’ Ali İmran Suresi ayet 61 - - buradaki oğullar ( Hasan ve Hüseyin), kadınlar Fatıma anamız ve bizler (nefs) Hz. Muhammet ve Hz. Ali’ dir. Hz. Muhammet (s.a.v.) size iki emanet bırakıyorum 1-Kur-an 2-ehlibeyt.....tıp kitapalrı var, doktora ne gerk var diyebilir miyiz* . evet kitap aynı kitap ama en iyi anlayan ve uygulayan doktordur. Kur-an’ı en iyi anlayan ve uygulayan Ehlibeyt’ tir. Onun için İslama giden yol Ehlibeyt’ ten geeçr. Ehlibeyt’siz bir islam meyvesiz ağaç gibidir. Alevilik Ehlibeyt’siz olamaz. Ali Rıza Uğurlu (Al- Uğ)
Ehlibeyt sevgisi Alevilikte sevginin temeli onlardır. Dedeler Ehlibeyt’ten gelmedir. Yanlış bir şeyi hiç yapmamalı. Veli Tanrıverdi (Ve-Ta)
Örnek insan olmalıdır, vazifesidir.(Nevzat Demirtaş(Ne-De))
Ehlibeyti sevmeyen Alevî olamaz. Alevîlik Ehlibeyt üzerine kurulmuştur. Ayrıca dedelerin soy zinciri de Ehlibeyte dayanır. Yukarıdaki sorularda bunlara cevap verilmiştir. (Ali Özcan(Al-ÖZ))
Ehlibeyt sevgisini yaşayan bilir. Alevî toplumu 1400 yıldır “Ehlibeyt” yüceliğini ve sevgisini acı, tatlı yönleriyle yaşayarak bugünlere gelmiştir. İsterseniz bu yüceliği ve sevgiyi Hz. Peygamber ve torunu imam Zeynel Abidinden dinleyelim: Çünkü; onlar, hiç kimsenin cesaret edip de “Necat Gemisi” peygamberin soyu olan “Ehlibeyt’e” ne ilim, ne de amelde tercih edebileceğini sanmıyorum. Hz. Peygamber (SA) şöyle buyurmuştur; “Onların ne önlerine geçin, ne arkalarında kalın, Çünkü önleirne geçer veya arkalarında kalırsanız helak olursunuz. Onlara karşı bilgi taslamayada kalkmayın, çünkü onlar sizden bilgilidirler”(1)
İmam Zeynel Abidin ise; “Kuranda ki, Ey iman edenler, Allah’dan korkun ve sadıklarla beraber olun” ayetini okuduğunda, uzun uzun dua eder ve şöyle derdi.” Bazı kimseler hakkımızı vermekten geri kaldılar. Kuranın imalı ayetlerini “Te’vil ederek, kendi fikir ve görüşlerini benimsediler. Oysa Cenabı Hak “kendilerine açık deliller ve ayetler geldikten sonra parçalanıp ayrılığa düşerek, türlü yollara sapanlar gibi olmayın” diye emrediyor.
“Ehlibeyt: Kuran’da sevgileri Farz kılınmış, mübarek ağacın dalları, Cenabı Allah’ın her türlü günah ve kötülüklerden uzak tutarak, termezi bıraktığı kimseler olarak görmüyor musunuz?” (2)
Bu ilahi emirlere uyup, sevgi göstermemek Alevî-Bektaşiler için ikrarsızlıktır. (Hüseyin Yalçın(Hü-Ya))
Ehlibeyt sevgisi Alevîlikte farz olan bir ibadetttir. Çünkü Cenabı Allah Kur’an’da Şur’a Süresinin 23. Ayetinde bildirir. (Mustafa Özer(Mu-Öz))