SEMAH SEMPOZYUMU VE SEMAH BULUŞMASI YAPILDI

ULUSLAR ARASI SEMAH SEMPOZYUMU VE SEMAH BULUŞMASI
SEFERİHİSAR’DA BÜYÜK BİR BAŞARIYLA GERÇEKLEŞTİRİLDİ
Ayhan Aydın

Ankara’nın en önemli Alevi-Bektaşi inanç merkezi olan Hüseyin Gazi Ocağı (Dergah-Tekke) merkezinde örgütlenmiş bulunan ve bugüne kadar onlarca sempozyum, panel, dinleti gibi etkinlik yapan; kitaplar çıkaran, Yol isimli süreli bir dergiyi yayınlayan Hüseyin Gazi Kültür ve Sanat Vakfı tarafından organize edilen, “Uluslar arası Semah Sempozyumu ve Semah Buluşması” Etkinliği İzmir Seferihisar’da, 3 Haziran 2016, Cumartesi günü büyük bir başarıyla gerçekleştirildi.

Konunun uzmanı birçok bilim insanın konuşmacı olarak katıldıkları ve ülkemizin dünyaya açılan pencerelerinden birisinde, tarihi mekânlarda ve doğanın büyüsünün hissedildiği bir yerde yapılan sempozyumdaki konuşmalar kadar ülkemizin birçok yöresinden ve Bulgaristan’dan gelen yirmi farklı semahçılar gurubu tarafından icra edilen semahların dönülmesi Seferihisar için de yeni dostluk köprülerinin kurulması ve kültürel dokusuna yeni değerlerin katılması açısından da çok önemliydi.

Sempozyum bildirilerinin sunumu ve gelen konukların ağırlanması Teos Ormancı Tatil Köyü’nde yapıldı.  Semahlar ise Seferihisar’ın en önemli tarihi mekânlarından birisi olan “Kaleiçi”nde sergilendi.

Aleviliğin ve Alevi-Bektaşi karışık süreklerde yürütülen cemlerin olmazsa olmazlarından ve  on iki hizmetten birisi olan, bugüne kadar çeşitli makaleler, kitaplar yayınlansa da, uluslar arası  boyutuyla da yeteri kadar tartışılmayan, araştırılmayan Semahlarla ilgili bu sempozyum tarihte bir ilki ifade etmektedir. Bunu takip eden etkinliklerin gerçekleşmesiyle Alevilik, Bektaşilik ve bu inancın temellerinde olan, onunla ilgili büyük ipuçları veren bu en önemli ritüeli hakkında daha detaylı bilgilere ulaşmış olacağız.

Sempozyumdaki bildirilerle semahın anlamı, kökenleri, yayıldıkları coğrafyalarda aldıkları görünümler, türleri, şekilleri, hareketleri, ritimleri, ondan ayrı düşünülmeyen müziği, kıyafetleri, cem içindeki yeri, sayısı gibi çok farklı boyutlardaki konular gündeme geldi, tartışıldı. Bildiri konularında semahın Anadolu ve Türk veya Mezopotamya kültür coğrafyasında şekillenmesinin neden-sonuç ilişkileri dile getirilirken böylece aynı şekilde, Alevilik içinde semahın yeri hakkında da bilgilerin aktarılması sağlandı-sağlanmaya çalışıldı.

Semahlarla ilgili bir önemli konunun da; Aleviliğin Bektaşiliğin değerlerindeki yozlaşma ve “geleneğin yaşatılıp-yaşatılmadığı” probleminin aynı şekilde Semahlar konusunda da geçerli olduğu, “tek tip cem, tek semah” anlayışının bazı kurumlarca bilinçli – bilinçsiz bir şekilde Aleviliğin (Bektaşiliğin) içine sokulup, cemevleri vasıtasıyla bunun yaygınlaştırıldığı konusuna hemen her konuşmacı değindi.  Burada Aleviler tarafından yapılan bir iç asimilasyon ciddi şekilde gündeme getirilerek konun hayati derece önemli, vazgeçilmez olduğu anlatıldı. Aleviliğin (Bektaşiliğin)  en önemli yapı taşlarından ve sempozyumun başlığında da olduğu gibi; “Bütün Evren Semah Döner” de söylendiği gibi ayrıca evrensel yönünün de yok edilmesinin, farklı yörelerde dönülen semahların dönülmemesinin Aleviliğin de yozlaşması, “fakirleşmesi”  anlamına geleceği başta Yrd. Doç. Dr. Mehmet Ersal, Ahmet Koçak ve diğer akademisyenler ve yazarlar tarafından dile getirildi.

Etkinlik;  Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın söylenmesi, Hüseyin Gazi Vakfı Başkanı Gülağ Öz’ün Açış Konuşması,  Dr., Sanatçı Gani Pekşen’in Üç Nefes seslendirmesiyle başladı.  Etkinliğin; sempozyum bölümünün sunucuğunu Araştırmacı-Yazar Ali Aksüt yaptı.

Birinci Oturumun başkanlığı, son dönem Alevilik araştırmacılığında büyük enerjisi ve gayretleriyle dikkat çeken yazdığı kitaplarla takdir toplayan, Yrd. Doç. Dr. Mehmet Ersal tarafından yapıldı. Oturumda; Prof. Dr. Mehmet Fuat Bozkurt: “Yaratıcılıkta Semahların İşlevi”, Yrd. Doç. Dr. Seyhan Kayhan Kılıç: “Semahın Kültürel Bağlamı”, Dr. Gani Pekşen: “Hakk İçin mi Seyir İçin mi?”,  Av. Araştırmacı-Yazar Ali Yıldırım: “Semahların Kadim Kökeni Üzerine”, Araştırmacı –Yazar Ali Aksüt: “Sema Semah, Devran” isimli bildirilerini sundular. 

İkinci Oturumun başkanlığını Seyyid Ali Sultan Ocağı’yla başlayan süreçte ocaklar, dedeler, sürekler çalışmalarıyla dikkat çeken Yrd. Doç. Dr. Seyhan Kayhan Kılıç yaptı.  Oturumda Gazeteci-Yazar, Serçeşme Dergisi Yayın Yönetmeni Ahmet Koçak: “Semahlarda Asimilasyon”, Gazeteci- Televizyoncu Hüseyin Kelleci: “Hubyar Semahları Üzerine”, Öğretim Görevlisi Abdurrahim Karademir: “Bergama Tahtacı Semahları ve Giyimleri”, Yrd. Doç. Dr. Mehmet Ersal: “Semah Ritüelinin Oluşum ve Değişim Dinamikleri: Ocak mı, Coğrafya mı?”, Piri Er: “Semahlarda Bölgesel Farklılıklar-Değişim Dönüşüm Koruma” isimli bildirilerini sundular. Sempozyuma çağrılı bazı akademisyen, yazarlar katılmadıkları için sunumları gerçekleşmedi.

Gülağ Öz ve Mehmet Ersal’ın sempozyum kapanış konuşmalarından sonra; Kaleiçi mevkine hareket edildi.

Adıyaman’dan Bulgaristan Elvanlar (Yablonova)’ya kadar yirmi farklı yöreden, yirmi farklı semah çeşidi tarihi bir kalenin içinde sergilenmiş oldu. Etkinliğe Seferihisar’lılar da büyük ilgi gösterdiler.

Tüm gurupları çok iyi tanıyan Mehmet Ersal bu bölümün disiplinli bir şekilde yürütülmesi ve başarılı bir performans gösterilmesini sağladı.

Büyük bir aşkla sazlar eşliğinde dönülen semahların benzersizliği, olmazsa olmazlığı bir kez daha görülmüş oldu.

Etkinliğin kısa sürede organize edilmesi katılımın daha yoğun olmasını engellemekle birlikte, bunun hem bir ilk olması, hem de bu yörede bir ilkin gerçekleştirilmesi açısından son derece önemliydi. 

Etkinliğe birçok seçkin davetli yanında; Alevi Vakıfları Federasyonu Başkanı Remzi Akbulut ve Alevi Bektaşi Federasyonu Eski Başkanı Selahattin Özel de katıldılar.

Gelecek sempozyum ve semah buluşmalarıyla konunun daha detaylı bir şekilde ortaya konulmasına ve barış, dostluk köprülerinin daha pekişmesine vesile de olacak olan, bu etkinliği gerçekleştiren Hüseyin Gazi Vakfı Başkanı Gülağ Öz’e, onunla birlikte yıllardır bu çalışmaları yapan Av. Araştırmacı – Yazar Ali Yıldırım’a,  Araştırmacı Yazar, Halkbilimci Piri Er Dede’ye, Seferihisar Belediyesi’ne, Başbakanlık Tanıtma Fonu yöneticilerine teşekkür etmeyi bir borç biliyoruz. 

Katılımcılara büyük özveriyle hizmet eden, güler yüzlü, Teos Ormancı Tatil Köyü sahiplerine ve tüm çalışanlarına da çok teşekkür ediyoruz.

Böyle daha nice güzel etkinliklerde, organizasyonlarda, gezilerde buluşmak dileğiyle…

Bin bir düşüncenin çiçek açması gibi, her görüş ve düşüncenin serbestçe kendisini ifade edebileceği bir dünyada;

Her rengin solmadan kendisi olarak var olduğu bir dünyada;

Tüm semahlarımızın yok olmadan dönüldüğü bir dünyada yaşamak umuduyla…

Muhabbetle kalın… (Etkinliğin tüm fotoğrafları Ayhan Aydın'ın facebook sayfasından takip edilebilir.)

 

Yorum ekle


Güvenlik kodu
Yenile