Hüzünlü, Kederli Ama Nerede Ah O Umut Dolu Günler, Köy Enstitüleri

Hüzünlü, Kederli Ama Nerede
Ah O Umut Dolu Günler - Okul Yılları-
 
-Köy Enstitüsü Öğrenci ve Öğretmenlerine-
 
Bir hüzün melodisi çağırır sırdaş bulutları
Kimi zaman mosmor, kimileyin bembeyaz
Dalgalanıp pamuk tarlaları gibi ve öbek öbek
Onlar da getirirler bana çok uzaklardan saklı anıları
 
Nerede şimdi o masum bakışları arkadaşlarımın
Nerede hani büyük umutlarla çarpan o titrek kalbim
Nerede ya, yeni bilgiler öğrenmemin o benzersiz mutluluğu?
 
Hani ana kucağı sıcaklığını aradığım o gözler
Hani beni bir baba gibi sarsın da bırakmasın dediğim o şevkat dolu kollar
Hani korkulu gecelerden uyanıp merakla çevreye baktığım o günler?
 
Bozkırın ortasında kaldım da hay dertli anam
Bir yanık içli türkü tutturdum gözlerim nemli
Efkarım dağlar gibi boynum pek bükük
Kollarım da sanki tellerle bağlı
Ellerim sığmaz oldu ceplerime hicranım çok büyük
Yollarım ise karlarla kaplı
Düştüm bir bilinmez derin dereye,
Koyu apansız bir korku alıp sarar sarar beni
Yanımdan hızla ve homurtularla geçip giden
Kapkara bir tren haykırır durur gece ayazlarını
Poyraz vurur vurur da hay dertli anam
Omuzlarımı kökten üşütür gider
Elimde umutlarım saklı bir eski tahta bavulla
Bilinmez bir keder beni savurur gider
 
Göğsümde yüzyıllardan arta kalan dipsiz bir yarık
Dilimde kelimelere tam dökemediğim acı bir yanık
Ayaklarımda ise bitmez bir heyacanı örten yamalı birer çarık
Hiç durmadan yol alır ve her türlü zorluğu aşar
Pusula bildiğim ilkelerimle yürürüm öylece kararlı adımlarımla
 
Bizler kurak topraklara can veren birer pınar
Yaralı gönüllerde sevgi tohumları olduk
Kardık toprağı, su döktük, buğday ektik, ekin ektik
Dünya kültür ve uygarlık deryasından
Nice nice benzersiz bilgileri derleyip
Bin yıllardır hasretle yollarımızı gözleyen
Masum ve mazlum canlara ne güzel dersler verdik
Sabırla aya, güneşe bakıp nice hayaller derledik
Olgun birer insan olarak her yaratılmış canlıyı
Canımızdan bir can,
Özümüzden bir parçamız bildik
Ahmet Yesevi'den Dedem Korkut'a
Yunus Emre'den Aşık Veysel'e
Bilge ozanlarımızın yolundan gidip
Cümle insanlığı dost bildik
Toprağı şehit kanlarıyla,
Eren ve evliyalarla örülmüş bir yurdun
Şeyhlerle, ağalarla sarılmış kör talihini
Kara alın yazısını bir tarihin
Aydınlık yarınlara çevirdik
Bizler edebiyattan sanata, el işinden bilime
Tam yetişmiş bir eğitim ordusu olup
Tüm Türkiye'yi bir baştan bir başa mamur eyledik
 
Derken
 
Suyumuzu kestiler ilkin, fidelemizi kurutmak istediler
Hayın bakışlarıyla mutluluklarımızı kıskandılar
El ele, yürek yüreği bir bacı / kardeş olmamıza,
Ekmeğimizi, aşımızı
Hakça ve eşitce bölüşmemize düşman oldular
Daldaki güle, onda öten bülbüle düşman
Ak güvercin kanadında barışa, kardeşliğe düşman
Hürriyete, özgürlüğe düşman
Eşit vatandaş bilincine düşman
Çağıl çağıl gelen aklın gücüne düşman
Emeğe, tam bağımsız bir büyük Türkiye'ye düşman
Haramiler kesti yollarımızı, umutlarımızı, geleceğimizi
 
Bizler yok sayılmak istendikçe
Eğitim yurtlarımız kapatıldıkca
Hakir görülüp ezildikçe varlığımız
Yurdumun her karış toprağında çiğdemler gibi yeniden yeniden boy verdik
Köklerimiz kesildikçe
Bire yüz veren filizlerimizle
Birer gür ormana evrildik
Büyüdük, büyüdük, büyüdük
Sonsuza kadar var olacak denli sevilip
Tüm evrende parlayan
Birer ölümsüz kutup yıldızı olduk
Ama neyleyim, neyleyim...
Ah o günler, o nazlı günler
Anam, babam kadar sevdiğim öğretmenler
Sizleri hatırladıkca zaman zaman
Gözyaşlarım dizlerimi döver
Neredesiniz, nerdesiniz can yoldaşlar
Burnumda tüten kavim kardaşlar
Hangi bilinmez diyarlarda, koylarda beklersiniz beni
Bağrımı yakan onulmaz hasretler
Bekleyin beni, bekleyin özlem ateşleriyle
Varacağım sizlere son bir çırpınışla bir gün
Papatyalar derip kucak kucak
Koşarak geleceğim elbet sizlere yalın ayak
 
Ayhan Aydın
 
10 Ocak 2022
 
 
17 Aralık 2021'de, Sayın Fahrettin Beşli öncülüğünde İstanbul Büyük Otogar'da Köy Enstitüleriyle ilgili çok güzel bir etkinlik yapılmıştı. Bu etkinlikten çok etkilendim. Emek verenlerin emekleri var olsun... Bu şiiri o etkiyle yazdım. Göçenlerin tümünün ruhu şad olsun...